Zehirlenme, kimyasal bir maddenin canlı organizma üzerindeki patolojik etkisidir. Görece küçük miktarlarda kimyasal ya da biyokimyasal etki gösteren zehir, süresi ve ağırlığı değişebilen bir hastalık haline ya da ölüme yol açar.123 Adli tıp uzmanları, zehirlenme olgularını 3 orijine ayırarak inceler:4
Zehirlenmelerin başlıca nedenleri ilaçlar, keyif verici maddeler, ev kaynaklı, doğal kaynaklı, besin kaynaklı, endüstriyel ve işyeri kaynaklı, tarımsal kaynaklı toksik maddeler ve kimyasal savaş ajanlarıdır.56789 Zehirlenme nedeni olan maddelerin organizmaya girişi, gastrointestinal, solunum, deri, mukozalar, göz ve intravenöz yollardan olabilir. Genellikle karaciğerden metabolize olarak böbrekler ya da safra yolu ile atılırlar. İntihar orijinli zehirlenmelerde pestisidler ve antidepresanlar dikkati çeker. Ülkemizdeki zehirlenmelerin büyük bölümü kaza orijinli akut zehirlenme niteliğindedir; belirtiler kısa sürede ortaya çıkar ve tanıda güçlük çekilmez.10
Toksik maddelerin kimyasal etkileri hücre düzeyinde başlar. Hücrelerin reseptör bağlarının bozulması, hücre zarı işlevlerinin aksaması, enerji mekanizmasının bozulması, kalsiyum homeostazisinin etkilenmesi, hücre ölümleri ve hücrelerin genetik sistemindeki bozulmalar başlıcalarıdır. Zehirlenme olgularında saptanan başlıca klinik belirtiler aşağıdaki faktörlerin etkisine göre şekillenir:1112
Toksik maddenin...
Toksik sendrom (toksidrom), bir maddeyle karşı karşıya kalındıktan sonra, hastanın gözlenmesi sırasında görülen bulgu ve semptomların toplamıdır. Zehirlenme nedeni olan madde kesin olarak tanımlandığı zaman yararlıdır. Toksidromlardan örnekler:13
Genel hücre zehirleridir, yerel etkilidirler. Girdikleri ya da değdikleri yerdeki hücreleri proteinlerini pıhtılaştırırlar. Deride ve mukozalarda erozyonlara ve ülserlere neden olurlar. Asid ve alkaliler, antiseptikler (fenol, krezol, lizol), inorganik oksidanlar (permanganat, klorat) bu tür etki gösterirler. Bazılarının sistemik etkisi de vardır.1415 Örnekler:
Asidler: Asetik asid, formik asid, nitrik asid, pikrik asid, sülfat asidi, hidroklorik asid, fosforik asid, vb
Alkaliler: Hidroksidler, çimento, etilaminler, dietilaminler, sodyum ve potasyum karbonat, sodyum fosfat, sodyum silikat, kalsiyum oksid, kalsiyum hidroksid
Korozif gazlar: Azot oksidleri - NO, NO2, NO3, N2O5, N2O
Fluor ve türevleri bileşikler:
Klor ve türevleri: Çamaşır suyu (hipoklorid) akciğer ödemi yapar.
Protoplazma zehirleri olan metaller ve metal tuzları genellikle kan dolaşımına karışarak sistemik etki gösterirler, organlarda birikebilirler.1617
Kadmiyum: Solunum yoluyla alındığında akut akciğer ödemi, akut kadmiyum pnömonisi gelişir. Ağızdan alındığında karaciğer ve böbrek zararları olur. Kronik kadmiyum zehirlenmeleri nefrotoksik etki yapar; ayrıca böbrek taşları (nefrolityaz), akciğerlerde fibrozis, prostat ve akciğer kanseri riski oluşur.
Krom: Akut zehirlenmelerde deri ve mukoza ülserleri, korozif yanıklar, akut tubuler nekroz, karaciğer epitel hücrelerinde dejenerasyon ve nekrozlar saptanır. Kronik zehirlenme olgularında böbrek tubulus hücrelerinde dejenerasyon, üst solunum yolları yangıları, burun mukozasında krom delikleri oluşur; sigara içenlerde akciğer karsinomu riskini arttırır.
Bakır: Akut zehirlenmelerde dermatit, midede erozyonlar ve ülser, karaciğerde dejenerasyonlar görülür. Kronik zehirlenme akciğerde fibrozis ve kanser, karaciğerde dejeneratif değişiklikler ve siroz gelişebilir.
Nikel: Akut zehirlenme olgularında kontakt dermatit, hemorajik gastrit ve ülser, akut akciğer ödemi ve pnömoni gelişebilir. Dermatit, burun polipleri, nazal septum perforasyonları, akciğerde fibrozis ve kanser kronik nikel zehirlenmelerine özgü bulgulardır.
Cıva: Hücrelerin sülfidril içeren enzim sistemlerini bozar. Akut cıva zehirlenmelerinde ağız mukozası yangıları (stomatit), akciğer patolojileri (nekrotizan bronşiyolit, akut akciğer ödemi, pnömoni, pnömotoraks) ve mide-bağırsak erozyonları/ülserleri ve kanamaları ile böbrek patolojileri (akut tubuler nekroz, hemorajik glomerülonefrit) görülür. Kronik cıva zehirlenmesinde beyinde birikme bulguları önemlidir (Minimata hastalığı; beyincik atrofisi ve demans bulguları). Ayrıca, nefrotik sendrom, ülserli stomatit, dişetlerinde gri-yeşil çizgilenme, dişlerde dökülmeler görülür.
Kurşun: Akut zehirlenmelerde klinik tablo hızlı gelişir; beyin ödemi, beyin ve serebellum (beyincik) nekrozları, böbrek yetmezliği ile ölüm olabilir. Kronik kurşun zehirlenmelerinde hipokrom anemi, ateroskleroz, böbrek patolojileri (proksimal tubulus dejenenerasyonları, nefroskleroz), hipertansiyon ve kalp hipertrofisi, dişetlerinde mavi-siyah çizgilenme, abdominal kramplar, abortuslar, çocuklarda uzun kemiklerin uçlarında kurşun çizgileri, çocuklarda kurşun ensefalopatisi ve serebellum atrofisi, erişkinlerde periferik sinirlerde motor nöropatilere bağlı elbileği ve ayakbileği düşmesi sık görülür.
Arsenik: Akut arsenik zehirlenmesinde, ağız yoluyla alındığında hemorajik gastroenterit, karaciğer ve böbrek dejenerasyonları (ikter ve anüri), periferik nöropatiler gelişir. Arsin gazı solunumuyla akut akciğer ödemi ve hemoliz ile kısa sürede ölüme neden olur. Kronik zehirlenmelerde gövde derisinde su damlası şeklinde melanin artışı, ellerde ve ayaklarda hiperkeratoz (arsenik keratozu), kıllarda dökülmeler, dermatit bulguları, periferik sinir patolojileri (periferik nöropati, optik nörit), karaciğerde zararları ve karaciğerde angiosarkom, kalp yetmezliği, kronik nefrit, santral sinir sistemi lezyonları gelişebilir.
Fosfor: Akut fosfor zehirlenmelerinde sindirim kanalında hemorajik erozyonlar, seröz zarlarda peteşiyal kanamalar, fokal myokard nekrozları, karaciğer ve böbrek nekrozları, akut akciğer ödemi görülür. Karaciğerde yağlanma, kemiklerde (özellikle altçenede) osteomyelit, deriye temasla (sarı fosfor) geç iyileşen yanıklar kronik zehirlenmeslerin başlıca bulgularıdır.
Antimuan: Akut zehirlenmelerde akut hemorajik nefrit (böbrek yetmezliği), karaciğer zararları, hemoliz; kronik zehirlenmelerde ise deride püstüller oluşur.
Etil alkol: Akut etil alkol zehirlenmesi ölüme yol açabilir; karaciğerde fokal nekrozlar (akut alkolizm hepatiti) ve sarılık (ikter), kalpte alkolik myokardit gelişir. Nöropsikiyatrik bulguların oluşturduğu davranış ve hareket bozukluklarına “parti sendromu” ya da “sarhoşluk” nitelemesi yapılır.181920
Kronik alkolizm başlı başına bir hastalıktır. En önemli etki karaciğerde saptanır (alkolik hepatit ve siroz). Zieve sendromunda tabloya hemolitik anemi bulguları da eşlik eder. Kronik alkoliklerin virüs hepatitine aşırı duyarlı olmaları ve proteinden eksik beslenmeleri karaciğer lezyonlarının güçlü olmasına yol açar. Sindirim kanalı ülserleri, pankreatit ve pankreas taşları, karaciğer sirozundan primer karaciğer karsinomu çıkması, alkolik kardiyomyopati ve alkolik myopati kronik alkoliklerde saptanan önemli hastalıklardır. Ağız, yemek borusu, mide ve pankreas karsinomu riski artar. Alkol alan gebelerde abortuslar, bebeklerinde zeka ve gelişme geriliği bulguları izlenir.
Beyin fonksiyonlarının giderek azalması, duygu ve düşünce dalgalanmaları, alkol paranoyası ve benzeri çok sayıda psikiyatrik bozukluk kronik alkolizmin kaçınılmaz sonuçlarıdır. Kronik alkoliklerde vitamin eksikliği nedeniyle oluşan önemli patolojiler saptanır:
Metil alkol: Sanayi alkolüdür. Etil alkolden çok daha ucuz olduğu için kaçak alkollü içki üretiminde kullanılır. Sindirim yoluyla alınmasından sonra kana geçer ve formik aside indirgenir. Bu madde retina hücrelerini ve optik siniri bozarak tam körlük yapar. Ağır zehirlenmelerde nörotoksik etki, metabolik asidoz, akut hemorajik pankreatit ve böbrekteki dejenerasyonlar ölümle sonlanır. Solunum yoluyla girdiğinde akciğerde ödem ve kanamalar olur.
Etilen glikol: Otolarda antifriz olarak kullanılan maddedir. Şekerli tadı nedeniyle çocuk zehirlenmeleri sıkça görülür. Kanda oksalik aside indirgenir, kalsiyumu bağlayarak hipokalsemi ve tetani yapar. Akciğer, kalp, böbrekler ve beyinde kalsiyum oksalat kristaller oluşur. Ağır zehirlenmeler metabolik asidozla ölüme neden olur.
Gazyağı, benzin, benzen, toluen, ksilen, mazot, kerosen, madensel yağlar, terbentin başlıcalarıdır. Kalpte myokard nekrozu, geç dönemde hipertrofik kardiyomyopati nedenidir. Deride yanıklar, kontakt dermatiti, ekzema, nekroz oluşur. Sindirim kanalında gastrite ve erozyonlara, karaciğerde hepatosellüler nekroza, böbreklerde akut tubuler nekroza neden olabilir.212223
İnsektisidler: İnsektisidler sinekler, böcekler, vb zararlı canlılara karşı üretilmiş, bazıları oldukça güçlü zehirlerdir. Organofosfat ve Karbamat sınıfı insektisidler asetilkolinesteraz inhibisyonu yaparak solunum ve dolaşım durmasına neden olurlar. Organoklorinlerin en önemli etkisi hipoksidir..242526
Rodentisidler: Fare zehirleri olarak bilinir; kemirgenlere karşı kullanılır. İçeriklerine göre farklı etkileri vardır:
Herbisidler (Parakuat): İstenmeyen (yabanıl) bitkileri yok ederek tarımda verimi arttırmak amacıyla kullanılır. Zehirlenmelerinde orofarinkste erozyon ve ülserler, farinkste fibrinli membranlar; yemek borusu delinmesi (özofagus perforasyonu); böbreklerde akut tubuler nekroz; akciğerlerde akut akciğer ödemi ve kanama, fibrozis; pankreas yangısı (pankreatit); karaciğerde ve adrenallerde nekroz; beyinde ödem görülür.
Hastayla karşılaşan doktor hastaya ilk müdahale olarak neler yapacağını bilmelidir.42 Önce hasta sonra zehir tedavi edilmelidir. Tedavi olay yerinde başlamalı, acil serviste sürmeli ve gerekirse yoğun bakımda devam etmelidir. Tedaviyi belirleyecek olan doktor neleri bilmelidir?43
Tedavi şeklini belirleyecek olan doktor, güvenilir kaynaklardan tıbbi öyküyü almalı, hastanın hangi maddeyi, ne kadar, ne zaman, nasıl, neden aldığını araştırmalı, kaç kişinin zehirlendiğini ve ek başka bir madde alımını araştırmalıdır. Herhangi bir zehirlenme hastasıyla ilk karşılaşıldığında hastanın durumunun ön değerlendirilmesi için aşağıdaki sorulara yanıt aranmalıdır:44
Zehirlenme tedavisi; semptomatik ve destekleyici tedavi, zehiri uzaklaştırma ve spesifik tedavi yöntemlerinden oluşur.
Orijinal kaynak: zehirlenme. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Klaassen CD (editor). Casarett & Doull’s Toxicology: The Basic Science of Poisons, 9th edition. McGraw-Hill, New York-Toronto-London-Milan, 2019 ↩
Kumar V, Abbas AK, Aster JC. Robbins and Cotran Pathologic Basis of Disease. 9th edt., Elsevier Saunders, Philadelphia, 2015 ↩
T.C. Sağlık Bakanlığı. Birinci basamak zehirlenmeler tanı ve tedavi rehberleri, Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Baskanlığı, Yücel Ofset Matbaacılık, Ankara, 2007 ↩
Çöloğlu AS. Kimyasal Zararlara Bağlı Ölümler. Adli Tıp Ders Kitabı, s.183-229, Editörler: C.Çakalır, Z.Soysal, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Yayınları, Rektörlük No.: 4165, Fakülte No.: 224, İ.Ü. Basımevi ve Film Merkezi, İstanbul, 1999 ↩
Karabıyık L. Zehirlenmeler, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, PDF, 21.03.2020 1 ↩
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page