Tiber nehri, (İtalyanca Tevere, Latince Tiberis) İtalya'da bir nehir. İtalya'nın üçüncü büyük nehridir ve Toskana'daki Apenin Dağları'ndan doğar, 406 km'lik (252 mil) bir akıştan sonra Tiren Denizi'ne dökülür. Su toplama havzası 17.375 km<sup>2</sup>'dir. Nehir, meşhur ana su yolu olarak sonunda, doğu ağzında kurulmuş olan Roma şehrine ulaşır.
Nehir orta İtalya'daki Fumaiolo Dağı'ndan doğar ve genellikle güney yönünde akarak Perugia ve Roma'yı geçtikten sonra Ostia'da denize dökülür. Popüler olarak suyunun sarımsı rengine atfen flavus ("sarışın") olarak çağrılır, Tiber yoğun biçimde tortuyla doludur. Tortuların birikmesinden dolayı kıyı çizgisi her iki ağızda da Roma çağından bu güne kadar yaklaşık 3 km ilerleyerek antik liman Ostia Antica'yı 6 km içeride bırakmıştır.12 Her halukârda, delta, güçlü kuzey akıntısının kıyıya yakın olması, kıyının hızlı şelvlenmesi ve yavaş tektonik çöküntü nedeniyle oranlanabilir değildir.
Nehrin ana kolları, Chiascio, Nestore, Paglia, Nera ve Aniene'dir. Roma ve Floransa arasında mavna geçişini sağlayabilmek için, Tiber ve Arno Nehri, Chiana Kanalı'yla birbirine bağlanmıştır. Tiber Ostia'da çamurla dolmuş Fiumara ve Fiumicino adında iki kanala bölünmüştür ve ortada bir zamanlar Sacred adası ya da Venüs adası denen ada oluşmuştur. Nehrin derinliği 2-6 metre arasında değişir.345
Tiber adının, Latin öncesi döneme ait "Tibur" sözcüğünün bir türevi olma ihtimali vardır (modern Tivoli). Etrüskçe ya da Keltçe kökenli olduğu yönündeki savlardan hareketle bu sözcüğün Keltçede "su" anlamına gelen "dubr" kelimesinden türediğini iddia eden görüşler mevcuttur.6
Efsanevî kral Tiberinus Silvius ya da Thebris'in, Alba Longa listesindeki 9. kral, sonradan onun onuruna adı değiştirilecek olan, Albula Nehri'nde boğulduğu söylenir.7 Mit belki de eski bir hikâye ile açıklanabilir, belki de Hint-Avrupalılar öncesi nehrin adı tortuyla "beyaz" ("alba")'dı. Efsanelere göre Jüpiter onu bir tanrı ve nehrin koruyucu ruhu yaptı (aynı zamanda Volturnus "yuvarlanan su"). Bu, nehrin standart Roma tasviri olan, güçlü bir şekilde geriye yaslanan ve suyun akıntısı saç ve sakalından akan Nehir Tanrısı'nı açıklar.8
Roma Şehri MÖ 753'te Tiber kıyısında, denizden 25 km içerdeki Ostia'da kurulmuştur. Roma'nın merkezinde, Trastevere ve antik merkez arasındaki Tiber Adası daha sonra köprüyle bağlanan önemli bir yerleşim yeriydi. Efsaneye göre Roma'yı, bir sepet içerisinde suya bırakılmış haldeyken dişi bir kurdun kurtardığı ikiz kardeşler olan Romulus ve Remus kurmuştur.
Nehir, batıdaki Etrüsk toprakları ile doğudaki Sabinler ve güneydeki Latinler arasındaki sınırları belirlerdi. Romagna'da doğan Benito Mussolini, Toskana ve Emilia-Romagna arasında sınır olarak belirledi, böylece Tiber baharında Romagna'da uzanacaktı. Mussolini, nehrin doğduğu yere bir antik roma sütunu diktirdi ve üzerine Latince "<small>QUI NASCE IL TEVERE SACRO AI DESTINI DI ROMA</small>" yani "Tiber burada doğdu, Roma'nın kaderini kutsadı" yazdırdı.
Tiber, gemiler nehirden yukarı 100 km girebildiğinden dolayı Roma ticareti için kritik öneme sahipti; Val Teverina'nın MÖ 5. yüzyıldan daha önceleri bile gemiyle hububat taşımak için kullanıldığına dair deliller vardır.9 Daha sonraları Roma'ya gemiyle taş, kereste ve gıda maddesi taşındı.
3. yüzyıldaki Pön Savaşları'nda, Ostia'nın limanı önemli bir deniz üssü oldu. Sonraları bu liman, Akdeniz çevresindeki kolonilerden Roma'ya yapılan buğday, zeytin yağı ve şarap ithalatı nedeniyle İmparatorluğun en önemli limanı olacaktı.10 Roma'da nehir boyunca, Campus Martius civarındaki nehir kıyısına iskeleler inşa edildi. Romalılar nehri kanalizasyonla bağladılar (Cloaca Maxima) ve suyu şehrin merkezine getirebilmek için yer altında tüneller ve kanallar ağı oluşturdular.
Nehrin oldukça yoğun tortusu yüzünden Ostia'nın bakımını yapmak çok zordu. İmparatorlar Claudius ve Trajan'ın teşviki ile Fiumicino şehrinde, 1. yüzyılda yeni bir liman ve Roma'yı Fiumicino'ya bağlayan yeni bir yol via Portuensis, inşa edildi. Her iki liman da zamanla çamurla dolarak kullanılamaz hale geldi.
Birkaç papa, 17. ve 18. yüzyıllarda Tiber'i seyahat için ıslah etmeye teşebbüs ettiler ve bu konuda geniş taramalar 19. yüzyıla kadar devam etti. Ticaret bir süre için arttı ancak 20. yüzyılla birlikte çamurla dolma sona erdi ve sadece Roma'nın kendi içinde seyahat edilebilir hale geldi.11
Tiber bir zamanlar taşmaları ile ünlüydü — Campus Martius bir Taşma Düzlüğü'ydü ve nehir düzenli olarak birkaç metre derinliğinde taşardı. Nehir şu anda 1876'da başlanmış olan yüksek taş setlerle ıslah edilmiştir.
Nehrin Roma ile özdeşleşmesi nedeniyle , Tiber'de yüzmek (swimming the Tiber) Protestan'lar tarafından Roma Katolikliği'ne geçenler için kullanılan bir terim olarak ortaya çıkmıştır. Tersi durumlar için ise Thames'de yüzmek (swimming the Thames) terimi kullanılmıştır.
Orijinal kaynak: tiber. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
"Tiber Nehri." Britannica Ansiklopedisi. 2006 ↩
"Tiber". Dünya Ansiklopedisi. Philip's, 2005. ↩
"Tiber". Columbia Ansiklopedisi (2004) ↩
"Tiber". Hutchinson Ansiklopedisi, Helicon (2001) ↩
"Tiber". ''Concise Dictionary of World Place-Names'. John Everett-Heath. Oxford Universitesi 2005 baskısı. ↩
Tiber. Bloomsbury Dictionary of Myth (1996) ↩
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page