İtalya () ya da resmî olarak İtalyan Cumhuriyeti () ya da bazen İtalya Cumhuriyeti, Güney Avrupa'da, büyük ölçüde İtalya Yarımadası üzerinde yer alan bir ülke.1 Akdeniz'in en büyük iki adası Sicilya ve Sardinya da İtalyan topraklarıdır.2 Yüzölçümü 301.340 km<sup>2</sup> olan ülkenin kuzeyde Alpler bölgesinde Fransa, İsviçre, Avusturya ve Slovenya'yla kara sınırı vardır.3 Bağımsız iki Avrupa ülkesi olan Vatikan ve San Marino da İtalya'nın yarımadadaki toprakları içine sıkışmış anklav (bir başka ülkeyle tümüyle kuşatılmış) ülkelerdir.4 İtalya'nın ayrıca biri İsviçre (Campione), diğeriyse Tunus (Lampedusa) tarafından kara ve deniz sınırlarıyla kuşatılmış iki eksklavı bulunur.5 Nüfusu yaklaşık 60 milyon olan İtalya, Avrupa Birliği'nin en kalabalık üçüncü ülkesidir. Başkenti ve en büyük şehri Roma, yüzyıllar boyunca Batı uygarlığının merkezi olmuş, mimaride barok üslûbunun doğuşuna tanıklık etmiş ve eskiden beri Katolik Kilisesi'nin merkezi olmuştur.6
Güney Avrupa ve Akdeniz'deki merkezi konumu nedeniyle İtalya yüzyıllar boyunca çeşitli Avrupa uygarlıklarına ev sahipliği yapmıştır. Günümüz İtalya topraklarına yayılmış en önemlileri Hint-Avrupa kökenli ve ülkeye de ismini vermiş olan İtalikler olan antik toplulukların ardından, Klasik Antik Çağ'dan başlayarak Fenikeliler ve Kartacalılar, Sicilya ve Sardinya'da koloniler kurdular;7 Yunanlar ise Güney İtalya'da Magna Graecia adını verdikleri bölgede yerleşimler oluşturdular. Etrüskler ve Keltler de Orta ve Kuzey İtalya'yı yurt edindiler. İtalik bir kavim olan Latinler, MÖ 8. yüzyılda ileride Roma Senatosu ve Halkı tarafından yönetilecek bir cumhuriyete dönüşecek Roma Krallığı'nı kurdular. Roma Cumhuriyeti kısa sürede İtalya Yarımadası'ndaki komşularını ele geçirdi, bunu Avrupa, Kuzey Afrika ve Asya'daki fetihler izledi. MÖ 1. yüzyıla gelindiğinde Roma İmparatorluğu, Akdeniz Havzası'nın hakim gücü haline geldi ve bölgenin önde gelen kültürel, siyasi ve dini merkezi oldu. Böylece 200 yıldan uzun süre İtalya'da hukuk, teknoloji, ekonomi, sanat ve edebiyatın atılım gösterdiği Pax Romana dönemi başladı.89 İtalya Romalıların anavatanı olmaya devam etse de imparatorluğun kültür, yönetim, yazı ve Hristiyanlık dini üzerindeki etkisi tüm dünyaya ulaşmıştır.
Erken Orta Çağ'da İtalya Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşü ve Kavimler Göçü'ne şahitlik etti. 11. yüzyılda çoğunlukla Kuzey ve Orta İtalya'da olmak üzere birçok şehir devleti ve denizci cumhuriyet kuruldu. Ticaret ve bankacılık ile zenginlik kazanan bu devletler modern kapitalizmin erken örneklerini oluşturdular10 ve Avrupa-Asya ticaret merkezleri olarak işlev gördüler, ayrıca merkezi bir yönetime bağlı olmamaları sebebiyle Avrupa'daki büyük feodal monarşilerden çok daha demokratik yönetimlere sahiplerdi. Bu dönemde Orta İtalya'nın bir bölümü teokratik Papalık Devleti'nin kontrolündeydi, Güney İtalya ise Bizans, Arap, Norman, Anjou ve Aragonlu fetihleri sebebiyle 19. yüzyıla dek feodal kalmaya devam etti.11 Rönesans hareketi İtalya'nın Toskana bölgesinde doğdu ve tüm Avrupa'ya yayıldı, bu dönemde hümanizm, bilim, keşif ve sanat alanında yeni bir ilgi ortaya çıktı. İtalyan kültürü canlandı, ünlü bilim insanları, sanatçılar ve hezârfenler yetişti. Orta Çağ'da İtalyan kaşifler Uzak Doğu ve Yeni Dünya'ya rotalar keşfettiler, bu keşifler Avrupa'da Coğrafi Keşifler'in başlamasına önayak oldu. Tüm bunlara karşın İtalya'nın ticari ve siyasi gücü Akdeniz'i pas geçen ticaret yollarının açılmasıyla önemli ölçüde sönümlendi.12 Yüzyıllar süren yabancı ülke müdahale ve fetihleri ile şehir devletlerinin kendi aralarında süregelen rekabet ve savaşlar (örneğin 15 ve 16. yüzyıllardaki İtalya Savaşları) ülkenin siyaseten parçalanmış yapısının devam etmesine yol açtı.
19. yüzyıl ortalarında yükselen İtalyan milliyetçiliği ve bağımsızlık çağrıları bir devrim dönemi başlattı. Yüzyıllar süren yabancı hakimiyeti ve bölünmüşlüğün ardından İtalyan devletleri 1861'de birleşti ve İtalya Krallığı kuruldu.13 19. yüzyıl sonlarından 20. yüzyıl başlarına dek İtalya'nın özellikle kuzeyi hızlı bir şekilde sanayileşti ve dünya çapında sömürgeler elde etti,14 ancak güney bu sanayileşmenin dışında bırakıldı ve yoksul kalmaya devam etti. Bu durum dünya çapındaki İtalyan diasporasının oluşmasına zemin hazırladı.15 I. Dünya Savaşı'nın sonunda dört ana İtilaf devletinden biri olmasına rağmen, İtalya bir ekonomik kriz ve çalkantı dönemi yaşadı. 1922'de ülke faşist diktatörlük yönetimi altına girdi. II. Dünya Savaşı'na Mihver Devletleri safında katılan İtalya; mağlubiyet, ekonomik yıkım ve İtalyan İç Savaşı'yla yüzleşti. Ülkenin Alman işgalinden kurtarılması ve İtalyan direniş hareketinin güçlenmesini takiben monarşi lağvedildi, demokratik bir cumhuriyet kuruldu ve uzun süreli bir ekonomik büyüme dönemi yaşandı. Böylece İtalya yüksek gelişmişlik seviyesine ulaştı.161718
Günümüzde İtalya, parlamenter demokrasi ile yönetilmekte olan üniter bir cumhuriyettir ve ülkelerin kişi başına nominal gayrisafi yurt içi hasıla sıralamasında yirminci,19 insanî gelişme endeksi sıralamasında yirminci, yaşam kalitesi endeksinde sekizinci sırada yer alan gelişmiş bir ülkedir. Beklenen yaşam süresi, yaşam kalitesi,20 sağlık hizmetleri21 ve eğitimde ön sıralardadır. Uluslararası ilişkilerde hem bölgesel,2223 hem de büyük güç2425 kabul edilen İtalya, bölgesel ve küresel ekonomik, askerî, kültürel ve diplomatik ilişkilerde önemli bir role sahiptir.
İtalya, 1957 yılında başkent Roma'da imzalanan Roma Antlaşması'yla kurulan ve daha sonra Avrupa Birliği ismini alacak olan Avrupa Ekonomik Topluluğu'nun kurucu ve lider üyelerindendir. G8, NATO, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü, Avrupa Konseyi ve Schengen Antlaşması'nın da katılımcılarındandır. İtalya tarih boyunca birçok icat ve keşfe kaynaklık etmiş; küresel bir sanat, müzik, edebiyat, felsefe, bilim, teknoloji ve moda merkezi olmuştur. Sinema, mutfak, spor, hukuk, bankacılık ve ticaret alanlarını derinden etkilemiştir.26 Kültürel zenginliğinin bir yansıması olarak 55 adet ile en çok Dünya Mirası'na sahip olan ülkedir. Ayrıca en çok ziyaret edilen ülkeler sıralamasında beşinci sıradadır.
İtalya sözcüğünün kökeni (İtalyanca: Italia) Latince Italia sözcüğüne dayanmaktadır.27 Ancak başlı başına bu sözcüğün ne anlama geldiği belirsizdir. Yaygın biçimde inanılan savlardan biri, İtalya sözcüğünün antik dönemlerde Campania bölgesinin kuzeyinde yaşayan toplumların dili aracılığıyla Antik Yunancadaki Víteliú (anlam olarak genç sığır, Latince: Vitulus - buzağı) sözcüğünden geldiğini öne sürmektedir. Víteliú sözcüğü ise hayvanlar tanrısı Mars adına verilmiştir.28 Büyük olasılıkla bununla ilgili olarak boğa figürü uzun yıllar güneydeki İtalyan boylarının simgesi olmuş ve çoğunlukla Roma'nın kurt figürünü boynuzlarken betimlenmiştir. Bu betimlemeler bağımsız İtalya'nın simgesi olarak Samnit Savaşları'nda sık sık kullanılmıştır.
İtalya adı önceleri yalnızca, bugünkü İtalya'nın güneyindeki bir bölgeyi anlatmak için kullanılıyordu. Sirakuzalı Antiochus'a göre bu ad Calabria yarımadasının (o dönemki adıyla Bruttium) güney kesimleri için kullanılıyordu. Zamanla İtalya adı çevre bölgeleri de kapsayacak biçimde geniş bir kullanım alanı edindi. Antik Yunanistanlılar da bu adı daha geniş bir bölge için kullandılarsa da bu adın tüm yarımadayı anlatacak biçimde kullanılması ancak Romalıların bölgeyi ele geçirmesiyle oldu.29
Monte Poggiolo'dan 850,000 yıl öncesine dayanan binlerce Alt Paleolitik eser ele geçirildi.30
İtalya Yarımadasındaki Neanderthal insan varlığının izleri bu İtalik kavimlerin yarımadaya ulaşmalarından önce, 200,000 yıl öncesi Yeni Taş Çağı'na (Orta Palaeolitik dönem) kadar dayanır.31
Modern insanlar ise yaklaşık 40,000 yıl önce Riparo Mochi'de ortaya çıktı.32 Bu döneme ait arkeolojik sit alanları arasında Addaura mağarası, Altamura, Ceprano ve Gravina in Puglia yer alır.33
Lombardiya'daki Val Camonica vadisinde MÖ 8,000 yılında kayalara oyulmuş resimler bulunmuştur. MÖ 1,500-1,100 yılları civarında kuzey İtalya'da izlerine rastlanan Terramare kültürü ise Tunç Çağına ait balta, kılıç ve hançer gibi cisimlerle günümüze kadar ulaşmıştır.
Demir Çağının örnekleri ise MÖ 11.-7. yüzyıllar arasında Toskana civarında yerleşmiş Villinova kültürüne aittir.
MÖ 800 yılından sonra ortaya çıkan Etrüskler İtalya yarımadasında Antik Roma kültüründen önce ortaya çıkmış en önemli kültürdür. Etrüsklerin kökeni hakkında birçok değişik hipotez mevcuttur. Konuştukları dilin bir Hint-Avrupa dili olmadığı bilinmektedir.
Roma öncesi İtalya'nın Antik halkları - Umbrianlar, Latinler (Romalılardan ortaya çıkan), Volsci, Oscanlar, Samnitler, Sabinler, Keltler, Ligurler, Veneti, Iapygianlar ve diğerleri – Proto Hint-Avrupalı halklarıydı, bunların çoğu özellikle İtalikler grubuna aitti.
Muhtemel Hint-Avrupalı olmayan veya Hint-Avrupa öncesinin mirası başlıca tarihi halklar, orta ve kuzey İtalya'nın Etrüskleri, Elymianlar ve Sicilya'daki Sicani ve Nurajik uygarlığını doğuran tarih öncesi Sardinyalılardı.
Belirsiz dil ailelerinden ve olası Hint-Avrupa kökenli olmayan diğer eski topluluklar arasında Raetialı halkı ve dünyadaki en büyük tarih öncesi petroglif koleksiyonları olan Valcamonica Kaya Resimleri ile bilinen Cammuni yer alır.34
1991'de Güney Tirol’in Similaun buzulunda 5,000 yaşında (MÖ 3400 ile 3100 arasında, Bakır Çağı) olduğu belirlenen Buz Adam Ötzi olarak bilinen iyi korunmuş bir doğal mumya keşfedildi.35
İlk yabancı sömürgeciler, Sicilya ve Sardunya kıyılarında başlangıçta sömürgeler ve çeşitli emporiumlar kuran Fenikeliler'di. Bunlardan bazıları kısa sürede küçük şehir merkezleri haline geldi ve antik Yunan kolonilerine paralel olarak geliştirildi; ana merkezler arasında Sicilya'daki Motya, Zyz (modern Palermo), Soluntum ve Sardunya'daki Nora, Sulci ve Tharros şehirleri vardı.3637
İÖ 17. ve 11. yy’lar arasında Miken Yunanları İtalya ile temaslar kurdu38 3940 ve İÖ 8. ve 7. yy.’larda Magna Graecia olarak bilinen İtalya Yarımadasının güney kısmında ve Sicilya’nın tüm kıyılarında birkaç Yunan kolonisi kuruldu.41
İyonyalı yerleşimciler Elaia, Kyme, Rhegion, Nakşa, Zankles, Hymera ve Katanya’yı kurdular. Dorik koloniciler Taras, Siraküza, Megara Hyblaia, Leontinoi, Agrigento, Gela kurdu; Siraküzalılar Ankón ve Adria'yı kurdu; megarese Selinunte’yi kurdu. Akalar Sybaris, Poseidonia, Kroton, Lokroi Epizephyrioi ve Metapontum kurdu; tarantini ve thuriotlar Herakleia'yı buldu. Yunan kolonizasyonu, İtalik halkları demokratik yönetim biçimleriyle ve yüksek sanatsal ve kültürel ifadelerle ilişkiye soktu.
Roma, MÖ 753'te kurulmuş, orta İtalya Tiber nehri sığlığının çevresinde bir yerleşimdir. 244 yıl boyunca Roma’nın monarşik sistemi önce Latin ve Sabine kökenli hükümdarlar, sonra da Etrüsk krallarınca yönetildi.
Geleneğe göre yedi kral gelmiştir: Romulus, Numa Pompilius, Tullus Hostilius, Ancus Marcius, Tarquinius Priscus, Servius Tullius ve Lucius Tarquinius Superbus.
MÖ 509'da Romalılar son kralı kovdu onun yerine Senato ve Halk (SPQR) hükümetini tercih ederek oligarşik cumhuriyet kurdu.
Roma kentinin kendisi Etrüsk topraklarına dâhildi.
MÖ 396 yılında Etrüsklerin en büyük kenti olan Veio kentinin Romalılar tarafından istila edilmesiyle sona eren bu uygarlık Roma kültürüne damgasını vurmuş, Roma kültürü, mimarisi ve sanatına büyük bir etki yapmıştır.
8. ve 7. yüzyıllarda İtalya Yarımadası'nın güney kıyılarında ve Sicilya Adası'nda Yunan sömürge şehirleri kurulmuş ve bu bölgelere yoğun olarak Yunanlar yerleşmiştir. Daha sonraları bu nedenle Romalılar bu bu bölgeye Magna Graecia (Türkçe: Büyük Yunanistan) adını vermişlerdir.424344
Antik Roma MÖ 8. yüzyılda küçük bir tarım köyü olarak kurulmuş ancak yüzyıllar geçtikçe büyüyerek bütün Akdeniz'i çevreleyen muazzam bir uygarlık hâlini almıştır. Ele geçirdiği bölgelerde hâkim olan Yunan kültürüyle Roma kültürü birleşerek ortak bir uygarlık oluşturmuş; hukuk, devlet yönetimi, sanat ve felsefede bugün çağdaş Avrupa uygarlığının temelini oluşturan bir zemin yaratmıştır. Yaklaşık 12 yüzyıl boyunca varlığını sürdürmüş olan Roma uygarlığı bir monarşiden oligarşi ve cumhuriyetin bileşimi bir demokrasiye ve daha sonra da otokratik bir imparatorluğa dönüşmüştür. Roma İmparatorluğu zaman içinde düşüşe geçmiş ve çökmüştür. Hispania, Galya ve İtalya'yı içine alan batı imparatorluğu 5. yüzyılda bağımsız krallıklara bölündü. Batı imparatorluğunun 476 yılında sona ermesi Roma'nın yıkılışı ve Orta Çağın başlangıç tarihi kabul edilir.
Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşü'nden sonra, İtalya Odoacer krallığı'nın egemenliği altına girdi ve ardından Ostrogotlar tarafından ele geçirildi.45 6. yüzyılda Bizans İmparatoru Justinianus tarafından İtalya‘nın kısa süreli yeniden fethinden sonra İtalya içlerine yeni bir Germen boyu dalgası başladı.
Aynı yüzyılın sonlarında başka bir Germen kabilesi, Lombardlar'ın işgali Bizans varlığını Ravenna Eksarhlığı'nın kıç bölgesine indirdi ve sonraki 1,300 yıl boyunca yarımadanın siyasi birliğinin sonunu başlattı. Yarımadanın işgalleri, barbar krallıklarının düzensiz bir şekilde birbirini takip etmesine ve "karanlık çağlar" olarak adlandırılmasına neden oldu. Lombard krallığı daha sonra 8. yüzyılın sonlarında Şarlman tarafından Frank Krallığı'na katıldı. Franklar ayrıca orta İtalya'da Papalık Devletleri'nin oluşumuna da yardımcı oldular.
13. yüzyıla kadar, İtalyan siyasetine Kutsal Roma İmparatorları ile Papalık arasındaki ilişkiler hakimdi, İtalyan şehir devletlerinin çoğu anlık kazanç için ilkinin (Ghibellinolar) veya ikincisinin (Guelfolar) yanında yer aldı.46
Yüzyıllar boyunca Bizans orduları, Arapların, Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu'nun ve Papalık Devleti'nin birleşik bir İtalyan Krallığı kurmasını engelleyecek güçteydi. Ancak Bizans aynı zamanda Roma İmparatorluğu'nun eski topraklarını yeniden ele geçirecek güçten de yoksundu. Yine de Orta Çağ boyunca İtalya üzerindeki güç dengeleri çeşitli devlet ya da hanedanlar arasında değişkenlik gösterdi. İtalya'nın bölgeleri 19. yüzyıla kadar ya bağımsız yönetimler olarak kaldı ya da komşu devletlerin yönetimleri altındaydı. Bu otorite boşluğu sırasında İtalyan şehirlerinde anarşik koşullar hüküm sürüyordu ve şehirler derebeylik düzenine göre birbirlerinden ayrılmış biçimde yönetiliyordu. İtalya bu dönemde ticaret cumhuriyetleriyle ünlenmişti. Bu şehir devletleri oligarşiye göre yönetilen tüccarların ayrıcalık sahibi olduğu yönetimlerdi. Venedik, Cenova, Pisa Amalfi ve Ankona bu dönemin deniz ticareti konusunda öne çıkan şehirleridir.
Özellikle Venedik ve Cenova ticarette Avrupa'nın Doğu'ya açılan kapısıydı. Venedik, yöreye özgü bir tür camın üretilmesi ile ünlüydü. Floransa, ipek, yün, bankacılık ve mücevheratın önde gelen merkezlerindendi. Denizcilikte ileri bu şehir devletleri ayrıca Doğu'ya düzenlenen Haçlı Seferlerinde de başı çeken güçlerdi.
Kara ölüm olarak da anılan 1348 tarihli veba salgını, İtalya nüfusun neredeyse üçte birini yok ederek İtalya'nın tarihine damgasını vurdu.47 Bu salgının yaralarının sarılmasının ardından İtalyan şehirleri gerek ticaret gerekse ekonomi alanında büyüdü. Bu iyileşme durumu daha sonra gerçekleşen hümanizm ve Rönesans hareketine ortam hazırladı.
Orta Çağın sonlarında İtalya daha da küçük şehir devletlerine ve bölgelere bölündü: Napoli Krallığı İtalya'nın güneyinde etkili olan bir güçtü, Floransa Cumhuriyeti ve Papalık Devleti orta İtalya'yı yönetmekteydi, Cenova ve Milano kuzey ile batıda söz sahibi olan güçlerdi, Venedik ise doğu İtalya'da etkiliydi.
1494 yılında Fransa Kralı VIII. Charles, İspanya'yı ele geçirebilmek amacıyla 16. yüzyıla dek sürecek olan saldırı dizisinin ilk ayağını başlattı. Bu saldırılar ve rekabet sonunda İspanya Cateau-Cambrésis Antlaşması'yla galip taraf oldu. Böylece İspanya, Milan Düklüğü ve Napoli Krallığı üzerinde egemen güç durumuna geldi. Daha sonra İtalya üzerindeki etkili güç olma durumu, Utrech Antlaşması'yla Avusturya'ya geçti. Avusturya etkisi altında İtalya'nın kuzeyinde güçlü bir ekonomik dinamizm ve entelektüel canlılık oluştu. Fransız Devrimi ve Napolyon Savaşları (1796-1815) İtalyanlar arasında eşitlik, demokrasi, hukuk ve ulus olma bilinci gibi düşünceler uyandırdı.
1848 yılında Lombardiya Avusturya'nın elinde bulunuyordu. İtalya'yı birleştirmek konusunda Fransa'nın desteğini almayı başaran İtalya, 1859'da Fransa ile birlikte Avusturya'yı mağlup etti ve 11 Kasım 1859'da Avusturya ile Piemont arasında Zürih'te barış antlaşması yapıldı. Buna göre; Avusturya, Lombardiya'yı Piemont'ye verdi. Venedik dâhil olmak üzere diğer İtalyan Devletleri arasında bir konfederasyon oluşturulması ve konfederasyonun fahri başkanının papa, fiilî başkanının Piemont olması kabul edildi. Bir süre sonra Kuzey İtalya'daki küçük devletler de Piemont'ye katılma kararı aldılar. Böylece bütün Kuzey ve Orta İtalya Piemont'ye katılmış oldu. 1870'te Roma ve 1886'da Venedik, İtalya birliğine dâhil oldular. Bunların da katılımı sonucu İtalyan Millî Birliği tamamlanmış oldu. İtalya Krallığı kuruldu.
İtalya, Roma devrinden sonra ilk kez tek bir ülke hâline gelebilmişti. Yeni İtalyan Krallığı'nda 20. yüzyılda kuzey İtalya hızlı sanayileşerek gelişirken, güney İtalya'da nüfus hızla yükseliyor ve milyonlarca insan daha iyi bir yaşam için yurdışına göç etme yolları arıyordu. 1861 yılında ülkede çıkarılan anayasa insanlara pek çok temel hak ve özgürlüğü sağlıyordu. Ancak seçme ve seçilme hakları bunun dışındaydı ve varlıklı olmayan kişilerle eğitimsiz sınıfın oy kullanma hakkı yoktu. Daha sonra, 1913'te ülkedeki tüm erkeklere oy kullanma hakkı tanındı. Böylece sosyalist parti liberalleri ve muhafazakârları alt ederek ana politik parti hâline geldi. 19. yüzyılın son yirmi yılından başlayarak İtalya da diğer Avrupa ülkeleri gibi sömürgeleşme yoluna gitti. Osmanlı İmparatorluğu'na karşı yaptığı Trablusgarp Savaşı'nı kazandı. Batı Türkiye'de Oniki Ada; Afrika'da Libya, Etiyopya ve Somali gibi bazı ülkeleri de işgal ederek sömürgeleştirdi.48 I. Dünya Savaşı başladığında önce tarafsızlığını ilan eden İtalya, sonuç olarak 1915'te Londra Paktı ile İtilaf Devletleri arasına katıldı. İtalya'ya savaşa girmesi koşuluyla Trento, Trieste, Istria, Dalmaçya ve Osmanlı Devleti'nin bazı bölgeleri vadedildi. Savaş süresince 600.000 İtalyan askeri yaşamını yitirdi ve İtalya ekonomisi çöktü. Savaşın sonucunda İtalya'ya verilen sözlerden çoğu tutulmadı. St. Germain Antlaşması ile İtalya galip tarafta olmasına karşın yalnızca Trento, Trieste ve Bolzano'yu alabildi. Bu sonuç İtalyan toplumu arasında büyük hoşnutsuzluklara yol açtı. I. Dünya Savaşı'nın neden olduğu yıkımdan sonra oluşan karışılık ortamında, 1917 Ekim Devrimi'nin ateşlediği hareketlilik bir anarşi ve kargaşa ortamı yarattı. Sosyalist bir devrimden kaygı duyan liberal görüşler Benito Mussolini önderliğinde Ulusal Faşist Parti'yi kurdular. Ekim 1922'de faşistler krala karşı bir darbe girişiminde bulundular. Kral, ordularına darbeci güçlere karşı koymamaları yönünde buyruk verdi ve Mussolini ile iş birliği yapma yoluna gitti. Bunu izleyen birkaç yıl içinde Mussolini tüm siyasi partileri kapattı ve birtakım kişisel özgürlükleri kısıtlayarak kendi diktatörlük rejimini ilân etti. 1935'te İtalya Habeşistan'ı görece uzun süren bir direniş sürecinin ardından işgâl edince Milletler Cemiyeti olaya müdâhil oldu. Buna karşılık Faşist İtalya, Nazi Almanyası ile anlaşma ve iş birliği yoluna gitti. Nazi Almanyası ile ilk antlaşma 1936 yılında yapıldı. Ardından 1938'de Çelik Paktı geldi. İspanya İç Savaşı'nda İtalya, Franco'yu sonuna kadar destekledi. Avusturya'nın ve Çekoslovakya'nın Almanya'ya bağlanması girişimlerinde de Hitler'e destek verdi.
İtalya, 1940'ta savaşa katıldı. Kuzey Afrika'da başarılı oldular ancak Yunanistan'ın işgalinde İtalyan birlikleri Yunan direnişçilere karşı yenilgiler aldı. Macaristan Başbakanı Miklós Kállay 4 Nisan 1943'de Mussolini'yi ziyaret etmiş ve ona Mihver İttifakı üyeleri olan İtalya, Finlandiya ve Macaristan'ın Almanya'dan daha bağımsız bir çizgi belirleyebilmek için işbirliği yapmalarını önermişti.49 Mussolini bu öneriyi reddetti.50 Amerikan ve İngiliz birlikleri 1943'te Sicilya'ya çıktı. Aynı yıl İtalya'nın güneyini ele geçirdiler ve Mussolini, başbakanlık görevinden alınarak hapsedildi. Alman paraşütçüler Mussolini'yi kurtardı ve Mussolini İtalya'nın kuzeyinde İtalyan Sosyal Cumhuriyeti'ni kurdu. 1945'te İtalya'nın kuzeyi de kaybedildi ve bunun üzerine Mussolini İtalya'dan kaçmaya çalıştı ancak komünist partizanlarca yakalanarak kurşuna dizildi.
İtalya Güney Avrupa'da (batı Avrupa'nın bir parçası olarak kabul edilir)51 35° ve 47° K ve boylamları 6° ve 19° D arasındadır.
İtalya, kuzeyinde Fransa, İsviçre, Avusturya ve Slovenya ile sınır komşusudur ve kabaca Alp havzası ile sınırlandırılmış olup Po Vadisini ve Venedik Ovası'nı çevreler.
İtalya, güneyde ise İtalya Yarımadasının tamamı ile birçok küçük adaya ek olarak iki Akdeniz adası Sicilya ve Sardunya'yı kapsar.
Mikrodevletler olarak anılan San Marino ve Vatikan şehir'lerinin egemen devletleri tümüyle İtalya içindeki özerk devletlerdir ve tek komşuları İtalya'dır.5253 Benzer şekilde İtalya'nın da İsviçre içinde kalan Campione d'Italia ise İsviçre'deki bir İtalyan özerki'dir.54
Campione d'Italia yaklaşık 1.5 kilometrekare büyüklüğünde ve 2,500 nüfusludur.
Ülkenin toplam yüzölçümü olup, bunun kara ve sudur.55
Adalar da dahil olmak üzere İtalya'nın Adriyatik, İyon ve Tiren denizlerinde boyunda kıyı şeridi vardır.
İtalya Fransa ile (), Avusturya ile (), Slovenya ile () ve İsviçre ile () ortak sınırı paylaşır. San Marino () ve Vatikan şehri () her iki özerk yerleşim bölgesi de geri kalanı oluşturur.56
İtalya topraklarının %35'inden fazlası dağlıktır.57 Apenin Dağları yarımadanın omurgasını oluşturur ve İtalya'nın en yüksek noktası Mont Blanc'ın (Monte Bianco) () olduğu Alpler ülkenin kuzey sınırının çoğunu oluşturur. Alpler, İsviçre ile İtalya arasındadır. İtalya'da dünya çapında bilinen diğer dağları arasında Batı Alplerde Matterhorn (Monte Cervino), Monte Rosa, Gran Paradiso ve doğu yakası boyunca Bernina, Stelvio ve Dolomitler vardır.
İtalya'nın en uzun nehri olan Po (), Fransa ile batı sınırındaki Alplerden başlayarak Padan Ovası'nı geçer ve Adriyatik Denizi'ne sularını boşaltır.
Po Vadisi, ile İtalya'nın en büyük ovasıdır ve ülkedeki toplam ova alanının %70'inden fazlasını temsil eder.58
İtalya, Güney Avrupa'da anakaradan Akdeniz'e çıkıntı yapan uzun, çizme biçimindeki İtalya Yarımadası ile bu yarımada ve Alpler arasındaki topraklardadır. İtalya Yarımadası ile Sicilya Adası’nı Messina Boğazı ayırır.
En büyük beş göl, küçülme sırasına göre şöyle sıralanır:59 Garda (), Maggiore (, küçük kuzey kısmı İsviçre'dir), Como (), Trasimeno () ve Bolsena ().
İtalya'da ayrıca pek çok aktif volkan bulunur. Bunlardan Etna Avrupa kıtasındaki en büyük yanardağdır. İtalya'nın diğer önemli yanardağları Vezüv, Stromboli ve Vulcano'dur.
Akdeniz'deki İtalyan Yarımadası'nı üç taraftan dört farklı denizler çevreler: doğuda Adriyatik Denizi, güneyde İyon Denizi,60 ve batıda Ligurya Denizi ve Tiren Denizi.61
Adalar dahil İtalya'nın üzerinde kıyı şeridi vardır.62 İtalyan kıyıları, Amalfi Sahili, Cilento Sahili, Tanrıların Sahili, Kosta Verde, Riviera delle Palme, Riviera del Brenta, Costa Smeralda ve Trabocchi Sahili'ni kapsar. İtalyan Rivierası, Ventimiglia yakınlarındaki Fransa sınırından doğuya doğru La Spezia körfezi'nin doğu ucunu gösteren Capo Corvo'ya kadar uzanan Ligurya kıyı şeridinin neredeyse tamamını içerir.6364
Apeninler, suları iki zıt tarafa bölerek yarımadanın tüm uzunluğu boyunca uzanır. Öte yandan, yağışların göreceli bolluğu ve kuzey İtalya'da kar alanları ve buzullarla Alp zincirinin varlığı nedeniyle nehirler çoktur. Temel su havzası Alpler ve Apeninler sırtını takip eder ve nehirlerin aktığı denizlere karşılık gelen beş ana eğimi sınırlar: Adriyatik, İyonik, Tiren, Ligurya ve Akdeniz kıyıları.65 Kökenleri dikkate alındığında, İtalya nehirleri iki ana gruba ayrılabilir: Alp-Po nehirleri ve Apenin-ada nehirleri.66
İtalya nehirleri'nin çoğu Po, Piave, Adige, Brenta, Tagliamento ve Reno gibi Adriyatik denizi'ne veya Arno, Tiber ve Volturno gibi Tiren'e dökülür. Bazı sınır belediyelerinden (Lombardiya'daki Livigno, Innichen ve Trentino-Alto Adige/Südtirol'deki Sexten) suları Tuna'nın bir kolu olan Drava havzasından Karadeniz'e akar ve Lombardiya'daki Lago di Lei'den gelen sular Ren havzası aracılığıyla Kuzey Denizi'ne akar.67
En uzun İtalyan nehri Po'dur, ya ya da akar (Maira nehri sağ kıyı kolunun uzunluğu) ve membaları, Monviso'nun kuzeybatı yüzünün altındaki Val Po'nun başındaki düz bir yer olan Pian del Re'deki taşlı bir yamaçtan sızan bir kaynaktır. Po'nun etrafındaki geniş vadiye ülkenin ana sanayi bölgesi Po Ovası (İtalyanca: Pianura Padana veya Val Padana) denir; 2002'de burada 16 milyondan fazla insan yaşıyordu, o zamanlar bu nüfus İtalya nüfusunun yaklaşık ⅓'siydi.68 İkinci en uzun İtalyan nehri, Resia Gölü yakınlarında doğan ve Chioggia yakınında bir kuzey-güney rotası yaptıktan sonra Adriyatik Denizi'ne dökülen Adige'dir.69
Ülkenin kuzeyinde, genellikle İtalyan Gölleri denilen bir dizi büyük denizaltı buzultaş barajlı göl vardır. İtalya'da 1000'den fazla göl vardır,70 en büyüğü Garda'dır ().
Diğer iyi bilinen denizaltı gölleri, en kuzeydeki kısmı İsviçre'nin bir parçası olan Maggiore Gölü (212,5 km²), Avrupa'daki en derin göller'den biri olan Como (), Orta, Lugano, Iseo ve Idro'dür.71 İtalya yarımadasındaki diğer önemli göller Trasimeno, Bolsena, Bracciano, Vico, Varano ve Gargano'daki Lesina ve Sardunya'daki Omodeo'dır.72
İtalya kıyıları boyunca, kuzey Adriyatik'te Venedik, Grado Lagünü ve Marano lagünleri ve ve Toskana kıyısındaki Orbetello lagünü dahil olmak üzere lagünler vardır. Geçmişte İtalya'nın geniş düz alanlarını kaplayan bataklıklar ve göletler, son yüzyıllarda büyük ölçüde kurumuştur;73 Emilia-Romagna'daki Comacchio vadileri veya Sardunya'daki Stagno di Cagliari gibi kalan birkaç sulak alan korunan doğal ortamlardır.74
İtalya'da iklim özellikleri son derece çeşitlidir ve bölgenin coğrafi özelliğine göre ülkenin büyük bölümünde egemen olan tipik Akdeniz ikliminden büyük farklılıklar gösterebilir. Örneğin Torino, Milano ve Bologna gibi şehirlerin bulunduğu İtalya'nın iç kuzey bölgeleri Köppen iklim sınıflandırmasında Cfa kategorisinde yani ılıman dönencealtı iklim bölgesi olarak gösterilir. Ligurya Bölgesi'nin kıyı kesimleri ve Floransa'nın güneyinde kalan bölgeler genel olarak Akdeniz iklimine uysa da yarımadanın kıyı kesimleriyle yüksek rakımlı iç bölgeler ve vadiler arasındaki büyük iklim farklılıkları göze çarpar ve karasal iklim görülür. Özellikle kış ayları boyunca yüksek yerler soğuk, yağışlı ve çoğu zaman da karlı olur. Bunun yanında kıyı kesimlerinde ise serin ve bol yağışlı kışlar ile sıcak ve az yağışlı yazlar geçirilir.
İtalya'nın yönetim biçimi çok partili ve parlamenter demokrasi ile işleyen cumhuriyettir. İtalya'nın politikaları bu bağlamda oluşturulur. Yürütme erki, bakanlar kurulunun elindedir ve bu kurula ülkenin başbakanı başkanlık eder. Yasama organı, ulusal meclis ve bakanlar kurulu tarafından ortaklaşa yürütülür. Yargı, yasama ve yürütme erklerinden bağımsızdır. İtalya 2 Haziran 1946'dan bu yana demokratik cumhuriyet olarak yönetilmektedir. Bunun öncesinde ülkede bulunan kraliyet sistemi halkoylaması sonucu kaldırılmıştır. İtalyan Anayasası ise 1 Ocak 1948 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
İtalyan Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı (İtalyanca: Presidente della Repubblica) her yedi yılda bir ulusal meclis ve az sayıda bölgesel temsilci tarafından seçilir. İtalya'da cumhurbaşkanları tarafsız bir biçimde ülkenin birlik ve bütünlüğü simgelemekle yükümlüdürler. Daha önceleri İtalya krallarına verilen hakların büyük bölümünü elinde bulundurur. Cumhurbaşkanı, yasama, yürütme ve yargı erklerinin ortasında tüm bunların işlerliğini sağlamakla görevlidir. Yöneticileri atamak, yargıya başkanlık etmek ve ülke ordusunun başkomutanı olmak gibi görevleri de yürütmektedir. Seçim ile işbaşına gelmiş partiler içinden çıkacak başbakanı da cumhurbaşkanı atar ve başbakana kabineyi kurma görevi verir. Kabinenin onaylanması ulusal mecliste yürütülen güven oylamasına bağlıdır.
İtalya'da iki meclisli sistem uygulanmaktadır ve bu meclisler halk tarafından oylama yöntemiyle seçilir. Halk meclisinde 630 sandalye varken senatodaki sandalye sayısı 315'tir. Senatoda bunun yanı sıra az sayıda ömür boyu katılım hakkına sahip olan temsilci de yer alır. İtalya'da halk meclisine katılacak temsilcileri seçmek için yapılan oylamalara 18 yaşını doldurmuş olan her İtalyan vatandaşı katılabilir. Ancak senato üyelerini seçerken oy kullanma yaşı alt sınırı 25 olarak belirlenmiştir. Her iki meclis de 5 yıllık süreler için seçilir. Ancak cumhurbaşkanının bazı olağanüstü hâllerde meclisi feshetme hakkı vardır. Bu durumun örnekleri 1972, 1976, 1979, 1983, 1994, 1996 ve 2008 yıllarında yaşanmıştır.
İtalyan Parlamentosu'nun kendine özgü (sui generis) özelliklerinden biri de İtalya'nın kalıcı olarak yurt dışında yaşayan İtalyan vatandaşlarına da temsil hakkı vermesidir. Günümüzde çoğunluğu eski sömürge ülkelerinde olan 2,5 milyon yurt dışında yaşayan İtalyan vatandaşı vardır. 630 ulusal meclis temsilcisi içinde 12, 315 senato temsilcisi içindeyse 6 kişi yurt dışındaki İtalyan vatandaşları arasından seçilmiştir. Bu olay ilk kez Nisan 2006'da yaşanmıştır ve bu milletvekillerine İtalya'dan seçilenler ile eşit haklar verilmektedir. İtalyan hukuk sistemi büyük ölçüde Roma hukuku üstüne kuruludur. İtalya Anayasa Mahkemesi yasaların anayasaya uygunluğunu ve anayasanın korunmasını denetler. İtalya'da anayasa mahkemesi II. Dünya Savaşı sonrası ortaya çıkan yeniliklerdendir.
[[Dosya:G7 Taormina family photo 2017-05-26.jpg|küçükresim|G7 liderlerinin Taormina]'daki 43. G7 zirvesi'ndeki grup fotoğrafı]]
İtalya, Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET), şimdiki Avrupa Birliği (AB) ve NATO'nun kurucu üyesidir. İtalya 1955'te Birleşmiş Milletler'e kabul edildi ve Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD), Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması /Dünya Ticaret Örgütü (GATT/WTO), Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Avrupa Konseyi ve Orta Avrupa Girişimi (CEI) gibi çok sayıda uluslararası kuruluşun üyesi ve güçlü bir destekçisidir.
2018'de Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, 2017'de G7 ve Temmuz'dan Aralık 2014'e kadar AB Konseyi dönüşümlü başkanlık görevlerini de yürüttü. İtalya aynı zamanda BM Güvenlik Konseyi'nin en son 2017'de tekrarlanan daimi olmayan üye'sidir.
İtalya, Birleşmiş Milletleri ve uluslararası güvenlik faaliyetlerini onaylayarak çok taraflı uluslararası siyaseti güçlü şekilde destekler. 2013 yılında İtalya, dünyanın 25 ülkesinde 33 BM ve NATO misyonunda görev alan 5,296 askeri yurt dışında konuşlandırdı.75 İtalya Somali, Mozambik ve Doğu Timor'daki BM barışı koruma görevlerine desteklemek için asker gönderdi ve Bosna, Kosova ve Arnavutluk'daki NATO ve BM operasyonlarına destek sağlıyor. İtalya, Şubat 2003'ten itibaren Afganistan'da Sürekli Özgürlük Operasyonu'nu (OEF) desteklemek için 2,000'den fazla asker konuşlandırdı.
İtalya, Irak'ı yeniden inşa etmek ve istikrara kavuşturmak için uluslararası çabaları destekledi ancak 2006 yılına kadar yaklaşık 3,200 askerden oluşan askeri birliğini geri çekmiş yalnızca insani yardım operatörlerini ve diğer sivil personeli korumuştu.
Ağustos 2006'da İtalya, Birleşmiş Milletler'in barışı koruma görevi UNIFIL için Lübnan'da yaklaşık 2,450 asker konuşlandırdı.76 İtalya, Filistin Ulusal Yönetimi'nin en büyük finansörlerinden biridir ve yalnızca 2013'te 60 milyon € katkıda bulunmuştur.77
İtalyan silahlı kuvvetleri, İtalyan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı tarafından başkanlık edilen Yüksek Savunma Konseyi'nin komutasındadır. 2008 yılında ordu 186.798 kişilik personelden oluşmaktadır. Bunun yanı sıra 114.778 kişilik bir jandarma ekibi de görev yapmaktadır.78
İtalya'da askerlik görevi 2003 yılından bu yana zorunlu olmaktan çıkarılmıştır. 18 yaş ve üstü kişiler istedikleri takdirde orduya katılabilirler. İtalya'nın 2007 yılı askerî harcaması 33,661 milyar dolar olmuştur. (ulusal gelirin %1,8'i) 79
İtalyan ordusu (İtalyanca: Esercito Italiano) İtalyan Cumhuriyeti'nin savunma birimleri içinde en temel olanıdır. Ülkede, 2003 yılından bu yana katılımın isteğe bağlı olduğu profesyonel ordu görev yapmaktadır. 2019 yılında İtalyan ordusunun asker sayısı 165.500 olarak bildirilmiştir. İtalya'nın elinde bulundurduğu önemli savunma araçları içinde Dardo piyade savaş aracı, Centuaro tank imha edici, Ariete tanklar; hava savunma araçları içindeyse A-129 taktik taarruz saldırı helikopteri bulunmaktadır. İtalyan ordusu pek çok kez Birleşmiş Milletler kararları uyarınca dünyanın çeşitli yerlerinde görev yapmıştır.
İtalya Donanması (İtalyanca: Marina Militare) 2008 yılı itibarıyla 65 gemi ve uçak gemisi, muhrip, fırkateyn, denizaltı ve daha küçük boyutlu araştırma gemisine sahiptir.80 Marina Militare olarak anılan donanma son dönemlerde daha yüksek kapasiteli uçak gemileri, muhripler, denizaltılar ve çok amaçlı fırkateynler ile donatmaktadır. (Cavour gibi). İtalyan donanması NATO'nun bir üyesi olan İtalya adına dünyanın çeşitli bölgelerinde görevler yürütmüştür.
İtalyan Hava Kuvvetleri (İtalyanca: Aeronautica Militare) İtalyan ordusunun en önemli ve gelişmiş birimlerinden biridir. İtalyan havacılık tarihi 1884 yılına kadar uzanmaktadır ve İtalya, 1911 yılında Osmanlı Devleti ile İtalya arasında yapılan Trablusgarp Savaşı'nda uçağı dünya üzerinde ilk kez savaş aleti olarak kullanarak tarihe geçmiştir. Çağdaş İtalyan havacılık kuvvetleri ise 28 Mart 1923 tarihinde kurulmuş ve bugün 466 bin personel ve 7.644 hava aracıyla hizmet vermektedir. İtalya 29 adet havaüssüne ve kendi ürettiği çok sayıda patentli hava savaş aracına sahiptir.
İtalyan jandarma askerlerine Carabinieri adı verilir. Bunlar asker donanımına sahip polis ekipleridir. Ülkede sivil güvenliğin sağlanmasından sorumlulardır. İtalyan jandarmasının geçmişi Savoy dükü I. Victor Emmanuel'e dayanmaktadır. Mussolini iktidarı dönemi faşist İtalya'da jandarma askerleri her türlü karşı eylem ve gösteriyi bastırmak için kullanılmıştır. Jandarma askerlerinin üniformaları lacivert renkli bir takım, yaka ve manşetlerde gümüşî şeritler ile gümüş rengi apoletlerden oluşmaktadır. Bu birimin kullandığı araçlar bölgeye göre değişen gereksinimler doğrultusunda otomobil, motosiklet, zodyak bot ya da unimoglar olabilir.
İtalya, 20 adet bölgeye ayrılmıştır (çoğul: regioni, tekil regione). Bunların beş tanesi, yerel sorunları çözmek için yasalar uygulayabilmelerine izin veren özerk statüye sahiptir; bu bölgeler, aşağıdaki tabloda bir yıldız (*) işareti ile etiketlenmiş. Ek olarak ülke toplam 96 il (province) ve 8.047 kömün'e (comuni) bölünmüştür.
Bölge | Başkent | Alan (km<sup>2</sup>) | Nüfus |
---|---|---|---|
Abruzzo | L'Aquila | 10,763 | 1,331,574 |
Aosta Vadisi* | Aosta | 3,263 | 128,298 |
Basilicata | Potenza | 9,995 | 576,619 |
Calabria | Catanzaro | 15,080 | 1,976,631 |
Campania | Napoli | 13,590 | 5,861,529 |
Emilia-Romagna | Bologna | 22,446 | 4,450,508 |
Friuli-Venezia Giulia* | Trieste | 7,858 | 1,227,122 |
Lazio | Roma | 17,236 | 5,892,425 |
Ligurya | Cenova | 5,422 | 1,583,263 |
Lombardiya | Milano | 23,844 | 10,002,615 |
Marche | Ancona | 9,366 | 1,550,796 |
Molise | Campobasso | 4,438 | 313,348 |
Piemont | Torino | 25,402 | 4,424,467 |
Puglia | Bari | 19,358 | 4,090,105 |
Sardinya * | Cagliari | 24,090 | 1,663,286 |
Sicilya * | Palermo | 25,711 | 5,092,080 |
Toskana | Floransa | 22,993 | 3,752,654 |
Trentino-Alto Adige/Südtirol | Trento | 13,607 | 1,055,934 |
Umbria | Perugia | 8,456 | 894,762 |
Veneto | Venedik | 18,399 | 4,927,596 |
2008 yılının sonunda, İtalya'nın toplam nüfusu 60 milyonu aştı.81 Bu sayılar ışığında, İtalya günümüzde Avrupa Birliği içinde Almanya ve Fransa'dan sonra üçüncü, dünya genelindeyse yirmi üçüncü en kalabalık ülkedir. İtalya'da kilometrekareye düşen kişi sayısı 199.2'dir ve bu yoğunluk da İtalya'yı Avrupa Birliği içinde en yoğun nüfuslu beşinci ülke yapar. Ülkenin en yoğun nüfuslu bölgesi Kuzey İtalya'dır ve ülkenin yüzölçümünün yaklaşık üçte birini oluşturan bu bölge, ülkenin toplam nüfusunun ise neredeyse yarısını barındırmaktadır.
II. Dünya Savaşı'nın sonrasında İtalya, uzun süreli bir ekonomik yükseliş sürecine girmiş ve bu dönemde ülkenin kırsal kesimlerinden büyük kentlere göç patlaması yaşanmıştır. Bunun yanı sıra ülke göç ile nüfus yitiren bir ülke olmaktan çıkmış, göçmen kabul eder hâle gelmiştir. Bu ekonomik canlılık ve atılım süreci 1970'lere dek sürmüştür.82 Buna karşın, son yirmi yılda İtalya'nın aldığı yoğun dış göç sayesinde İtalya 2000'li yıllarda yeni doğum oranlarında gözle görülür bir artış yaşamaktadır. Bu artış özellikle uzun süredir düşük oranlarda seyreden kuzey bölgelerinin nüfuslarında görülmektedir.83
Kadın başına düşen çocuk sayısı da gerek göçmen annelerin, gerekse İtalyan kadınlarının dünya getirdikleri çocuklarla geçen yıllara oranla artış göstermiştir. 2005 yılında kadın başına düşen çocuk sayısı 1,32 iken, 2008 yılında bu sayı 1,41'e kadar çıkmıştır.84
OECD raporlarına göre İtalya'daki metropoller şunlardır:85
Metropolitan bölge | Nüfus |
---|---|
Milano | 7.4 milyon |
Roma | 3.7 milyon |
Napoli | 3.1 milyon |
Torino | 2.2 milyon |
2016'da İtalya'da yaklaşık 5.05 milyon yabancı vardı ve86 toplam nüfusun %8.3'ünü oluşturuyordu. Rakamlar, İtalya'da yabancı uyruklulara (ikinci nesil göçmenler) doğan yarım milyondan fazla çocuğu içerir, ancak sonradan İtalyan vatandaşlığı alan yabancı uyrukluları hariç tutar;87 2016'da yaklaşık 201,000 kişi İtalyan vatandaşı oldu.88 Resmi rakamlar ayrıca 2008 itibarıyla sayılarının en az 670,000 olduğu tahmin edilen yasadışı göçmenleri hariç tutar.89
Avrupa Birliği'nin son yıllarda gerçekleştirdiği genişleme girişimleri sonucu İtalya'ya yapılan en yeni göç dalgası komşu Avrupa Birliği üyesi ülkeler ve Doğu Avrupa ülkelerinden gelmiştir. Önceden en yoğun göçün alındığı Kuzey Afrika'nın yerine günümüzde öne çıkan gruplar Asyalı göçmenlerdir. İtalya'da en büyük göçmen grup resmî olarak kayıtlı yaklaşık 800 bin kişiyle Rumenlerdir. Rumenler son yıllarda Arnavutları ve Faslıları sayıca geçerek İtalya'daki en büyük azınlık durumuna gelmişlerdir. Bazı gayrıresmî varsayımlar ve savlar, İtalya'da yaşayan Rumenlerin sayısının belirtilen rakamdan iki katı kadar hatta daha fazla olduğunu öne sürmektedir.90 2009 yılı itibarıyla İtalya nüfusu içinde yurt dışında doğmuş olanların sınıflandırılması şöyledir: Avrupa (%53,5), Afrika (%22,3), Asya (%15,8), Amerika (%8,1) ve Okyanusya (%0,06). İtalya'da yaşayan göçmenlerin ülke içindeki dağılımı ise oldukça dengesizdir. Ülkedeki göçmenlerin %87,3'ü ülkenin ekonomik olarak en gelişmiş yerleri olan kuzey ve orta kesimlerinde yaşarken, yalnızca %12,8'i yarımadanın güney kesimlerinde yaşar.
<table> <thead> <tr class="header"> <th><p>Köken</p></th> <th><p>Nüfus</p></th> <th><p><a href="Yüzde" title="wikilink">Yüzdesi</a>*</p></th> </tr> </thead> <tbody> <tr class="odd"> <td><p>align = "left"| <a href="İtalyanlar" title="wikilink">İtalyanlar</a></p></td> <td><p>56.153.773</p></td> <td><p>%93,52</p> </tr></td> </tr> <tr class="even"> <td></td> <td></td> <td></td> </tr> </tbody> </table>1800'lerin sonunda İtalya topraklarında ulusal birliğin sağlanmasının ardından İtalya'da yurt dışına verilen kitlesel göçler başladı. 1898 ve 1914 yılları arasında tüm dünya ülkelerinde İtalyan diasporası kayde değer ölçüde büyüdü. Bu süreçte her yıl yaklaşık 750 bin İtalyan yurt dışına göç etti.91 İtalyan toplulukları, önceleri İtalya'nın eski Afrika sömürgelerinde büyüme gösterdi. Bu dönemde Eritre'de (İkinci dünya savaşı başladığındaki sayıları 100 bin),92 Somali'de ve Libya'da (150 bin nüfusla toplam ülke nüfusunun %18'ini oluşturuyorlardı) pek çok sayıda İtalyan bulunuyordu. Ancak Libya'da yaşayan İtalyanlar 1970 yılında tümüyle ülkeden uzaklaştırıldılar.93 II. Dünya Savaşı sonrasında geçen on yıllık dönemde yaklaşık 350 bin İtalyan kökenli kişi Yugoslavya'yı terk etti.94 Geçmişte İtalyanların göç ettikleri bölgelerde bugün onların soyundan gelen milyonlarca insan bulunmaktadır: Brezilya (25 milyon),95 Arjantin (20 milyon),96 Amerika Birleşik Devletleri (17.8 milyon),97 Uruguay (1.5 milyon),98 Kanada (1.4 milyon),99 Venezuela (900,000)100 ve Avustralya (800,000).101
İtalya'da pek çok etnik grup hükûmet tarafından resmî olarak tanınmakta ve bu gruplara azınlık hakları çerçevesinde bazı ayrıcalıklar verilmektedir. Bu haklar uyarınca kimi azınlıkların dilleri, yaşadıkları bölgelerde ikinci bir resmî dil olarak kabul edilebilmektedir.
Söz konusu bu bölgelerde hazırlanan resmî belge ve tabelalar ve trafik levhaları ikidillidir. Latincenin konuşulduğu bölgelerde ise üçdilli olarak da hazırlanabilmektedir. Azınlık okullarının bulunduğu yerlerde azınlık dillerinde eğitim görme olanağı bulunabilmektedir.
Hristiyanlığın Katolik mezhebi İtalya'daki en önemli dinî inançtır. Geçmişte Katolik Kilisesi İtalya'nın resmî dini olarak kabul görmüşse de 18 Şubat 1984'te hazırlanıp 25 Nisan 1985'te yürürlüğe giren102 bir konkordato (Kilise ile yapılan antlaşma) ile İtalya laik devlet yapılanması geliştirmiştir.
2006'da yayınlanmış bir araştırma raporuna göre İtalyanların %87.8'i kendisini Roma Katoliği olarak tanımlamıştır ancak103 bunların içinden yalnızca %36.8'si kiliseye düzenli gittiğini bildirmiştir. 2018'de yapılan bir araştırmaya göre ise İtalyanların %78'i kendisini Roma Katoliği olarak tanımlamıştır.<ref name="Ipsos2017">http://assets.pewresearch.org/wp-content/uploads/sites/11/2018/05/24150841/Full-Topline-FINAL-FOR-PUBLICATION.pdf
İtalya'da önemli ölçüde mensubu bulunan diğer Hristiyanlık mezhepleri Ortodoksluk,104 Pentakostalizm ve Evangelizm'dir. Ülkedeki en eski dinî azınlık grubu ise Yahudilerdir. Geçmişte İtalya'nın en büyük Hristiyan olmayan azınlığı olarak anılan Yahudilerin bugün İtalya'daki sayısı ortalama 45.000 kadardır. Son yıllarda Orta Doğu ve Kuzey Afrika'dan aldığı yoğun göçler sayesinde ülkede 825 bin kişiden oluşan bir Müslüman azınlık oluşmuştur.105 Müslümanlar İtalya nüfusunun %1'ini oluşturmaktadır ama bunların içinden yalnızca 45.000'inin İtalyan vatandaşlığı vardır. Ülkede ayrıca 50 bin kadar budist 106107 70 bin kadar Sih108 ve 70 bin kadar da Hindu yaşamaktadır.
İtalya, yılı itibarıyla dünyanın . (nominal) veya . (SAGP) büyük ekonomisine sahiptir. G7, Avrupa Birliği, Euro Bölgesi ve OECD'nin kurucu üyesi olan ülke, dünyanın en sanayileşmiş ülkelerinden biridir. Dünya ticareti ve ihracatında lider ülkelerdendir. . İnsani Gelişme Endeksi'ne sahip, ileri seviye gelişmiş bir ülkedir. Ülke, yaratıcı ve yenilikçi işletmeleri, büyük ve rekabetçi tarım sektörü (dünyanın en büyük şarap üretimine sahip) ve etkili, yüksek kaliteli otomobil, makine, gıda, tasarım ve moda endüstrisi ile tanınmaktadır.
İtalya dünyanın altıncı en büyük imalat ülkesidir. İtalya, 2016 yılında dünyanın 7. en büyük ihracatçısı oldu. En yakın ticari bağları, toplam ticaretinin yaklaşık %59'unu gerçekleştirdiği Avrupa Birliği ülkeleriyle. Pazar payına göre en büyük AB ticaret ortakları Almanya (%12,9), Fransa (%11,4) ve İspanya'dır (%7,4).
Geride bırakılan son 10 yıl içinde ülke ekonomisinin yıllık ortalama büyümesi %1,23 olmuştur. Bu sayı Avrupa Birliği ortalaması için %2,28'dir.109 Son yıllarda yaşadığı ekonomik durgunluk, siyasi çalkantılar ve reform programlarını uygulamadaki aksaklıklar nedeniyle basın tarafından Avrupa'nın hasta adamı biçiminde anılmaktadır.110111 Ancak yapılan son istatistiksel araştırmalar ışığında İtalyanların satın alım gücünün Avrupa Birliği ortalaması değerlerine yakın olduğu gözlenmektedir.112 İtalyan otomotiv endüstrisi'nde 144.000 firma bulunmaktadır. 2015 yılı itibarıyla neredeyse 485.000 kişi istihdam edilmektedir. Fiat Chrysler Automobiles şu anda dünyanın yedinci en büyük otomobil üreticisidir. Ülke, Brand Finance tarafından dünyanın en güçlü markası olarak derecelendirilen Maserati, Lamborghini ve Ferrari gibi lüks süper arabaların bulunduğu geniş bir ürün yelpazesine sahiptir.
İtalya, 500 milyondan fazla tüketiciye sahip Avrupa pazarının bir parçasıdır. Ülkenin ticaret politikaları, Avrupa Birliği (AB) üyeleri arasındaki anlaşmalar ve AB mevzuatı tarafından belirlenir. İtalya, 2002 yılında ortak Avrupa para birimi olan Euro'yu kullanıma başladı ve aynı zamanda Euro Bölgesi'nin bir üyesidir. Para politikası Avrupa Merkez Bankası tarafından belirlenir.
İtalya, ülkenin yapısal sorunlarını şiddetlendiren 2007-08 Mali krizinden çok etkilendi. 1950'lerden 1970'lerin başına kadar yıllık %5-6'lık güçlü bir GSYİH büyümesi gerçekleştiren İtalya 1980-90'larda giderek artan bir yavaşlamaya girdi. 2000'lerde ise ekonomi neredeyse durgunlaştı. Hükümetin harcamalarıyla büyümeyi canlandırmaya yönelik siyasi çabalar 2017'de GSYİH'nın %131,8'ini aşan kamu borcunda ciddi bir artışa neden oldu ve borç büyüklüğünde AB'de Yunanlardan sonra ikinci sırada yer aldılar. Tüm bunlara rağmen, İtalyan kamu borcunun en büyük kısmı ulusal konulara aittir. İtalya ile Yunanistan arasında büyük bir fark vardır, İtalyan hanehalkı borç seviyesi OECD ortalamasından çok daha düşüktür.
İtalya'da genel olarak ülkenin coğrafi yapısından kaynaklanan nedenlerden ileri gelen yapısal sorunlar vardır. Hammadde eksikliği ve enerji kaynaklarının azlığı da öne çıkan başka sorunlardır. Ülkenin coğrafi yapısı genel olarak dağlıktır. Bu nedenle yoğun tarım yapılabilecek topraklar oldukça kısıtlıdır. Enerji sektöründe büyük ölçüde dışa bağımlılık söz konusudur. 2006 yılı verilerine göre ülkede tüketilen toplam enerji miktarının %86'sı dış kaynaklardan sağlanmıştır.(katı yakıtların %99,7'si, petrolün %92,5'i, doğalgazın %91,2'si ve elektriğin %15'i.)113114
İtalya ekonomisi ayrıca altyapı yatırımlarının gelişmemesi, pazara yönelik reformların uygulanamaması ya da yapılmaması ve araştırma konusunda yatırımlar yapılmaması nedeniyle güç yitirmektedir. Dünya Ekonomik Özgürlük Endeksi, 2008 yılında yayınladığı çalışmada ülkenin sırasını dünyada 64. Avrupa'da ise 29. olarak belirlemiştir. Böylece İtalya, avro alanı içinde en son sıraya yerleşmiştir. Dünya Bankası'na göre İtalya iş kurma, yatırım yapma ve ticaret konularında oldukça uygun ülkeler arasında gösterilmektedir. Buna karşın, ülkede bürokrasi alanında, mülkiyet haklarının korunması ve yüksek vergilendirmeler konusunda sorunlar göze çarpmaktadır.115 Bununla birlikte son yapılan araştırmalarda İtalya'nın 2006 yılında araştırma ve geliştirme konularına ayırdığı bütçe gayrisafi millî hasılanın %1,14'üyle sınırlı kalmış ve böylece, %1,84'lük Avrupa Birliği ortalamasının ve %3'lük Lizbon Stratejisi hedeflerinin oldukça altında kalınmıştır.116
İtalya ekonomisinin büyüklüğündeki diğer ülkelerde karşılaştırıldığında İtalya'da oldukça az sayıda dünya çapında çokuluslu şirket vardır. Buna karşın İtalya'daki küçük ve orta ölçekteki şirket sayısı oldukça fazladır. Bu durum İtalya'da üretim sektöründe tek bir ürünün öne çıkmasına neden olmuştur. İtalya'nın dışsatımını yaparak ekonomisini canlı tuttuğu lüks tüketim malları son dönemlerde Çin gibi yükselmekte olan ve işgücünün ucuz olduğu ülkelerle rekabet içine girmektedir.117 İtalya'nın dışarıya sattığı ürünler içinde en önde gelenler motorlu araçlar (Fiat Group, Aprilia, Ducati, Piaggio); kimyasal ve petrokimyasal ürünler (Eni); enerji ve elektrik mühendisliği sistemleri (Enel, Edison, Prysmian); elektrikli ev gereçleri (Candy, Indesit); uzay ve savunma teknolojileri (Alenia, Agusta, Finmeccanica); ateşli silahlar (Baretta); moda ve tekstil ürünleri (Armani, Valentino, Versace, Dolce & Gabbana, Robert Cavalli, Benetton, Prada, Luxottica); gıda ürünleri (Ferrero, Barilla, Martini & Rossi, Campari, Parmalat) ve lüks arabalar ((Ferrari, Maserati, Lamborghini, Pagani, Alfa Romeo, ile yatlardır (Ferretti, Azimut)
İtalya'da turizm ise ülkede en hızlı gelişen ve en çok kâr getiren sektörlerdendir. Her yıl 43,7 milyon turist ülkeyi ziyaret etmekte ve ülkeye 4,7 milyar dolar bırakmaktadır. İtalya dünya sıralamasında en çok ziyaret edilen beşinci ülke, turizmden en çok kazanan dördüncü ülkedir.118
Son ulusal tarım sayımına göre, 2010 yılında 12.7 milyon hektarı kapsayan (%63'ü Güney İtalya'da bulunan) 1.6 milyon çiftlik vardı (2000'den beri −%32.4).119 Büyük çoğunluğu (%99’u) aileler tarafından işletilen küçük ve ortalama sadece 8 hektar büyüklüğündedir.120 Tarımsal kullanımda (ormancılık hariç), tahıl tarlaları %31, zeytin ağacı bahçeleri %8.2, bağlar %5.4, narenciye bahçeleri %3.8, şeker pancarı %1,7 ve bahçecilik %2.4’dür. Kalan kısım öncelikle otlaklara (%25.9) ve yemlik tahıllara (%11.6) ayrılmıştır.121
İtalya, dünyanın en büyük şarap üreticisi122 dir ve zeytinyağı, meyvelerden (elma, zeytin, üzüm, portakal, limon, armut, kayısı, fındık, şeftali, kiraz, erik, çilek ve kivi) ve sebzelerden (özellikle enginar ve domates) de en önde gelen üretici ülkelerdendir. En ünlü İtalyan şarapları muhtemelen Toskana Chianti ve Piyemonteli Barolo'dur. Diğer ünlü şaraplar Barbaresco, Barbera d'Asti, Brunello di Montalcino, Frascati, Montepulciano d'Abruzzo, Morellino di Scansano ve köpüklü şarap Franciacorta ve Prosecco‘dur.
İtalya'nın uzmanlaştığı kaliteli ürünler özellikle daha önce bahsedilen şaraplar ve bölgesel peynirler, genellikle kalite güvence etiketleri DOC/DOP altında korunur. Avrupa Birliği tarafından atfedilen bu coğrafi işaret sertifikası, düşük kaliteli seri üretim ersatz ürünleri ile karıştırılmayı önlemek içindir.
2004 yılında İtalya'da ulaşım sektörü, yaklaşık 119,4 milyon avroluk iş hacmine ulaştı ve ulaşım alanında hizmet veren 153.700 şirkette 935.605 kişiye istihdam sağlandı. Ulusal yol ağında bakıldığında, 2002 yılında İtalya'da iş görür durumda toplam 668.721 kilometre uzunluğunda karayolu vardır. Bunun 6.487 kilometresi bir özel şirket tarafından işletilen devlet yollarıdır.
2005 yılında İtalya'da 34.667.000 otomobil (Her bin kişiye 590 otomobil) ve 4.015.000 yük taşıtı olduğu kayda geçmiştir. Devlete ait olan ancak yine bir özel şirket tarafından yönetilmekte olan demiryolları da 2003 yılında toplam 16.287 kilometre olarak ölçülmüştür. Ülkedeki demiryolu ağının %69'u elektrikli olup demiryollarında toplam 4937 lokomotif ve vagon çalışmaktadır. Fréjus Demiryolu Tüneli, Alpleri aşarak ülkeyi Fransa ile bağlayarak demiryolu ulaşımında önemli bir yer tutmaktadır. Yapımı sürmekte olan Brenner Tüneli ise Avusturya ile İtalya'yı demiryolu ile birbirine bağlayacaktır.
Ulusal sınırlar içinde kalan akarsu ağı genelinde toplam uzunluğu 1.477 kilometreyi bulan ırmak ve kanallarda ulaşım ve taşımacılık yapılabilmektedir. Ülkede ayrıca 2004 yılı itibarıyla büyük çapta havalimanlarının sayısı 30, büyük limanların sayısı ise 43 olarak saptanmıştır. Cenova limanı İtalya'nın en büyük, Akdeniz'in ise ikinci büyük limanıdır. 2005 yılında İtalya'da 389 bin birimlik sivil havacılık filosu ve 581 gemilik bir ticaret filosu bulunmaktadır.123
İtalya, 1861 yılında ulusal birliğini sağlayana dek tek bir ülke değildi. İtalya topraklarındaki küçük devlet ve krallıklar birbirleri arasında farklılık gösterebilen kendi kültürlerini geliştiriyorlardı. Bu nedenle günümüzde İtalyan geleneği ya da İtalyan kökenli olarak adlandırılan şeyler bölge ve kökenlerine göre ayrılabilir. İtalya'nın Avrupa'nın kültürel ve tarihî mirasına katkısı çok büyüktür. Roma İmparatorluğu gibi dünyanın köklü devletlerine ev sahipliği yapmış olması ve Hristiyanlığın en önemli merkezi Vatikan'ı içinde bulundurması nedeniyle kültürel miras ögeleri bakımından son derece zengindir. İtalya, günümüzde UNESCO'nun 44 Dünya Kültür Mirası alanına ev sahipliği yaparak birinciliği elinde bulundurmaktadır.
İtalya, antik Roma döneminde kemerler, kubbeler ve benzeri yapıların inşası124, 14. ve 16. yüzyıllar arasında Rönesans mimari hareketi'nin kurulması, Neoklasik mimari gibi hareketlere ilham veren Palladyanizm yapı tarzının anavatanı ve
Tarih öncesi mimarinin yanı sıra, İtalya'da bir dizi tasarımı gerçekten başlatan ilk insanlar klasik Roma'ya ilerleyen,125 ardından Rönesans sırasında klasik Roma döneminin canlanmasına ve Barok çağa evrilen Yunanlar ve Etrüsklerdi.
Erken Orta Çağ'a hakim kilise mimarisi tarzı olan Bazilikanın Hıristiyan kavramı Roma'da icat edildi. Bazilikalar Hemen hemen antik Roma tarzında inşa edilmiş, genellikle mozaikler ve süslemeler açısından zengin, uzun ve dikdörtgen binalar olarak biliniyorlardı. İlk Hıristiyanların sanatı ve mimarisi de büyük ölçüde pagan Romalılarınkinden esinlenmiştir; heykeller, mozaikler ve resimler tüm kiliselerini süsledi.126 Ortaçağ Romanesk tarzındaki ilk önemli binalar, 800'lü yıllarda İtalya'da inşa edilen kiliselerdi. Bizans mimarisi de İtalya'da yayılmıştı. Bizanslılar, Roma'nın mimari ve sanat ilkelerini canlı tuttular ve bu döneme ait en ünlü yapı Venedik'teki San Marco Bazilikası'dır.
MS 800'den MS 1,100'e kadar giden Romanesk hareket, Piazza dei Miracoli'deki Eğik Pisa Kulesi ve Milano'da inşa edilen Sant'Ambrogio Bazilikası gibi birkaç başyapıtla İtalyan mimarisinin en verimli ve yaratıcı dönemlerinden biridir. Roma kemerleri, vitray pencereleri ve genellikle revaklarda bulunan kavisli sütunları kullanmasıyla biliniyordu. İtalyan Romanesk mimarisinin ana yeniliği, Batı mimari tarihinde daha önce hiç görülmemiş olan tonozdu.127
İtalyan mimarisinin çiçeklenmesi Rönesans sırasında gerçekleşti. Filippo Brunelleschi, antik çağlardan beri gerçekleştirilemeyen bir mühendislik başarısı olan Floransa Katedrali için yaptığı kubbe ile mimari tasarıma katkıda yaptı.128 İtalyan Rönesans mimarisinin popüler başarısı, orijinal olarak Donato Bramante tarafından 16. yüzyılın başlarında tasarlanan Aziz Petrus Bazilikası idi. Ayrıca Andrea Palladio, 16. yüzyılın ortalarında ve sonlarında tasarladığı villa ve saraylarla Batı Avrupa'daki mimarları etkilemiş; Palladio tarafından tasarlanan yirmi üç binasıyla Vicenza şehri ve yirmi dört Veneto'daki Palladyan Villaları, UNESCO tarafından Vicenza Şehri ve Veneto'daki Palladyan Villaları adlı Dünya Mirası Alanı parçası olarak listelenmiştir.129
Barok dönem 17. yüzyılda özellikle kiliseleriyle tanınan birkaç seçkin İtalyan mimar çıkardı. Geç Barok ve Rokoko mimarisinin en özgün eseri,
18. yüzyılın sonlarında ve 19. yüzyılın başlarında İtalya, Neoklasik mimari hareketten etkilendi. Villalar, saraylar, bahçeler, iç mekanlar ve sanat, Roma ve Yunan konularına dayandırılmaya başlandı.132
Faşist dönemde, Gio Ponti ve Giovanni Muzio gibi şahsiyetlerle, imparatorluk Roma'sının yeniden keşfine dayanan "Novecento hareketi" gelişti. İtalya'daki birçok şehrin kentsel dönüşümlerinden sorumlu olan ve Roma'daki tartışmalı Via della Conciliazione için hatırlanan Marcello Piacentini, basitleştirilmiş Neoklasizm biçimi tasarladı.133
İtalyan görsel sanatlarının tarihi, Batı resim tarihi için önemlidir. Roma sanatı Yunanistan'dan etkilenmiştir ve kısmen eski Yunan resminin soyundan geldiği kabul edilebilir. Roma resminin kendine has özellikleri vardır. Hayatta kalan tek Roma resimleri, çoğu Güney İtalya'daki Campania'daki villalardan gelen duvar resimleridir. Bu tür resimler dört ana "stil" veya dönem134 halinde gruplandırılabilir ve trompe-l'œil, sahte perspektif ve saf manzaranın ilk örneklerini içerebilir.135
Romanesk döneminde, Bizans ikonalarının yoğun etkisi altında pano boyama daha yaygın hale gelir. 13. yüzyılın ortalarına doğru Orta Çağ sanatı ve Gotik resim, İtalya'da Cimabue ve ardından onun öğrencisi Giotto di Bondone ile hacim ve perspektif tasvirine olan ilginin başlamasıyla daha gerçekçi hale geldi. Giotto'dan itibaren resimde kompozisyonun işlenmesi çok daha özgür ve yenilikçi hale geldi.
Birçok kişi tarafından resmin altın çağı olduğu söylenen İtalyan Rönesansı, kabaca 14. yüzyıldan 17. yüzyılın ortalarına kadar uzanan ve modern İtalya sınırlarının dışında da önemli bir etkisi vardır. İtalya'da Paolo Uccello, Fra Angelico, Masaccio, Piero della Francesca, Andrea Mantegna, Filippo Lippi, Giorgione, Tintoretto, Sandro Botticelli, Leonardo da Vinci, Michelangelo Buonarroti, Raphael, Giovanni Bellini ve Titian gibi sanatçılar perspektif kullanımı, insan anatomisi ve orantı çalışması ve rafine çizim ve boyama tekniklerinin geliştirilmesi yoluyla resim yapmayı daha yüksek bir düzeye çıkardı. Michelangelo, 1500'den 1520'ye kadar bir heykeltıraş olarak aktifti; eserleri arasında Davut, Pietà, Musa vardır. Diğer Rönesans heykeltıraşları arasında Lorenzo Ghiberti, Luca della Robbia, Donatello, Filippo Brunelleschi ve Andrea del Verrocchio sayılabilir.
15. ve 16. yüzyıllarda Yüksek Rönesans, Maniyerizm olarak bilinen stilize bir sanatın doğmasına neden oldu. 16. yüzyılın şafağında sanatı niteleyen dengeli kompozisyonlar ve perspektife rasyonel yaklaşım yerine, Maniyeristler istikrarsızlığı, yapaylığı ve şüpheyi aradılar. Piero della Francesca ve Raphael'in sakin Bakireleri'nin bozulmamış yüzleri ve jestleri, Pontormo'nun sıkıntılı ifadeleri ve El Greco'nun duygusal yoğunluğu ile yer değiştirdi.
17. yüzyılda, İtalyan Borok'un en büyük ressamları arasında Caravaggio, Annibale Carracci, Artemisia Gentileschi, Mattia Preti, Carlo Saraceni, ve Bartolomeo Manfredi vardır.
Daha sonra 18. yüzyılda İtalyan Rokoko, esasen Fransız Rokoko'dan ilham aldı çünkü Fransa, Giovanni Battista Tiepolo ve Canaletto gibi sanatçılarla birlikte bu tarzın kurucu ulusuydu. İtalyan Neoklasik heykeli, Antonio Canova'nın çıplakları ile hareketin idealist yönüne odaklandı.
19. yüzyılda, başlıca İtalyan Romantik ressamları Francesco Hayez, Giuseppe Bezzuoli ve Francesco Podesti idi. İzlenimcilik, Giovanni Fattori ve Giovanni Boldini tarafından yönetilen Macchiaioli tarafından Fransa'dan İtalya'ya getirildi; Realizm, Gioacchino Toma ve Giuseppe Pellizza da Volpedo tarafından getirildi.
20. yüzyılda, Fütürizm ile, özellikle Umberto Boccioni ve Giacomo Balla'nın çalışmaları aracılığıyla, İtalya resim ve heykelde sanatsal evrim için yeni ufuklar açan bir ülke oldu. Fütürizmin ardından, Sürrealistler ve Bruno Caruso ve Renato Guttuso gibi sonraki nesiller üzerinde güçlü bir etki bırakan Giorgio de Chirico'nun metafizik resimleri geldi.
İtalya'da resim sanatı tarihin hemen her döneminde gelişim göstermiştir.Tiziano Vecellio ve Caravaggio İtalyan resminin en seçkin erken örneklerini vermişlerdir. İtalyan ressamların işlerinde çoğunlukla dinî figürler öne çıkmıştır. Bunda ülkenin Vatikan ile olan yoğun ilişkisi etkili olmuştur. İtalya'da resim sanatında verilen yapıtlar çoğu zaman Avrupa'nın en önde gelen sanat eserleri olmuştur. Bu dönemlerden sonra İtalya dış güçler tarafından sürekli baskılarla maruz kalmış ve bu da ülkede ilginin sanattan, daha çok politik sorunlara kaymasına neden olmuştur. Tüm bunlar sonucunda İtalya Avrupa'da sanat alanında elde ettiği otoriteyi yitirmiştir.
İtalyan dilinin temelleri, 1300'lü yıllarda Floransalı şair Dante Alighieri tarafından atılmıştır. İtalyan yazınının en erken ve önemli temsilcileri arasında sayılan Dante'nin İlahî Komedya adlı yapıtı Orta Çağlarda Avrupa'da üretilen en önemli yazınsal eserlerden biridir. Bunu dışında Giovanni Boccaccio, Giacomo Leopardi, Alessandro Manzoni, Torquato Tasso, Ludovico Ariosto ve Francesco Petrarca gibi ünlü İtalyan edebiyatçıları yüzyıllar boyu Avrupa yazınına katkıda bulunmuşlardır. Felsefe alanında öne çıkan düşünürler arasında Giordano Bruno, Marsilio Ficino, Niccolò Machiavelli ve Giambattista Vico sayılabilir.
Çağdaş İtalyan yazınını temsilcileri arasında ise pek çok Nobel ödüllü yazar bulunur. Nobel ödülü almış İtalyan edebiyatçılar şunlardır: ulusalcı şair Giosuè Carducci (1906)'da, realist yazar Grazia Deledda (1926)'da, çağdaş tiyatro yazarı Luigi Pirandello (1936)'da, şair Salvatore Quasimodo (1959)'da, Eugenio Montale (1975'te), satirist tiyatro yazarı Dario Fo (1997'de).
İtalyan tiyatroları sanatı incelenecek olursa, kökenleri Yunan tiyatrosu etkisinde kalmış Roma tiyatrosuna kadar indirilebilir. Roma dönemi drama yazarları genelde Yunanca oyunları çevirmişlerdir. 16. yüzyılda ve 18. yüzyıla kadar Commedia dell'arte akımı doğaçlama tiyatronun bir dalı olarak kalmıştır ve bugün bile İtalya sahnelerinde görülebilmektedir. İtalya'da yaygın olan bir başka tiyatro geleneği de canovaccio adı verilen gezici tiyatro truplarıdır. Bu truplardaki sanatçılar gittikleri yerlerde açık hava sahneleri kurarlar ve kabataslak bir senaryo çerçevesinde hokkabazlık ve akrobasi ile karışık eğlence şovları düzenleyerek tiyatro yaparlar.
Yüzyıllar boyunca, İtalya'dan pek çok bilim insanı yetişti. Bu bilim insanlarının çeşitli alanlarda insanlığa kazandırdıkları buluşlar ile kendilerinin ve ülkelerinin adını duyurdular. Bunlar içinde en bilinen isimlerden biri de Leonardo da Vinci'dir. Da Vinci, biyolojiden teknolojiye pek çok alanda çağdaş bilime rehberlik eden buluşlara imza attı. Aynı şekilde Galileo Galilei fizik, matematik ve astronomi alanlarında çalışan ve pek çok buluşa imza atan bir başka İtalyan bilim insanıdır. Galilei teleskobun geliştirilmesine önemli katkılarda bulunmuş ve bir bölümünü kendi gerçekleştirdiği sayısız astronomik buluşa olanak sağlamıştır. Nobel ödülü de kazanan fizikçi Enrico Fermi dünyanın ilk nükleer reaktörünü oluşturan gruba önderlik etmiş, kuantum teorisinin oluşturulmasına verdiği destek ve fizik alanındaki diğer önemli çalışmalarıyla adını duyurmuştur.
İtalya'da bilim alanında önemli katkılar veren araştırmacılar arasında Güneş Sistemi ile ilgili pek çok buluşa imza atan gökbilimci Giovanni Domenico Cassini, pili bulan fizikçi Alessandro Volta, matematikçiler Lagrange, Fibonacci ve Gerolamo Cardano, mikroskopik anatominin kurucusu doktor Marcello Malpighi, hücre teorileri, hayvan üremesi ve insan bedeninin işlevleri konusunda yeni bilgiler ortaya çıkarak biyoloji araştırmacısı Lazzaro Spallanzani, kendisiyle aynı adla anılan golgi aygıtını bularak Nobel ödülü kazanan bir diğer İtalyan bilim insanı Camillo Golgi ve radyoyu icat ederek, yine Nobel kazanan bir başka İtalyan olan Guglielmo Marconi sayılabilir.
İtalyan folk müziğinden, Avrupa klasik müziğine kadar, müzik her zaman İtalya kültüründe önemli bir rol oynamıştır. Opera'ya hayat veren İtalya, klasik müziğin temellerinin atıldığı yerdir. Aynı zamanda piano ve violin gibi klasik müzikle ilgili çalgılarında ortaya çıkış yeri İtalya'dır. Senfoni, konçerto ve sonata da köklerini İtalya'da 16. ve
Çağdaş İtalyan besteciler Luciano Berio ve Luigi Nono elektronik müzik konusunda önemli eserler vermişlerdir. Ülkede çok sayıda işler hâlde operaevinin bulunmasından dolayı ülkede klasik müziğin hâlâ tutunmakta olduğu görülmektedir. Milano'daki La Scala ve Napoli'deki San Carlo operaevleri ve Maurizio Pollini ile Luciano Pavarotti dünyaca ünlü tenörler İtalya'nın klasik müzik alanındaki başarı ve egemenliğinin birer göstergesidir.
Ülkede ilk olarak 1920'lerde ortaya çıkan caz müziği hızla tutuldu ve İtalya'da geniş kitlelere yayıldı. Faşist dönemin Amerikan karşıtı politikalarına karşın caz müziği ülkede hep popüler kaldı. 70'li yıllarda Progressive rock hareketinin başını çeken ülkelerden oldu ve rock müzik alanında dünyaya Premiata Forneria Marconi ve Goblin gibi gruplar kazandırdı. Pop müzik sanatçısı Mina, Andrea Bocelli, Laura Pausini, Eros Ramazzotti, Mango, Sfera Ebbasta, Fabio Rovazzi ve Fedez İtalya'nın son dönemlerde uluslararası düzeyde sükse yapmış sanatçılarıdır.
İtalyan sinema tarihi, Lumière Kardeşlerin hareketli resimler ile sinema tekniğini bulmasının kısa süre sonra başladı. İlk İtalyan filmi, dönemin papası XIII. Leo'nun kameraya karşı kutsama yapan görüntüsünden oluşan birkaç saniyelik, oldukça kısa bir kayıttı. Gerçek anlamda İtalyan sinema endüstrisi 1903 ve 1908 yılları arasında kurulan Società Italiana Cines, Ambrosio Film ve Itala Film adlarında üç film şirketiyle doğdu. Daha sonra Milano ve Napoli'de de film şirketler boy göstermeye başladı. Kısa süre içinde bu şirketler büyüyerek nitelikli işler çıkartmaya başladılar ve İtalyan filmleri dışarıya da gönderilmeye başlandı. İtalya'da sinema Benito Mussolini iktidarı döneminde bir tür siyasi propaganda aracı olarak da kullanıldı.
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra İtalyan filmlerinin yıldızı parladı ve 1980'lerde televizyonun yaygınlaşmaya başlamasıyla İtalyan sineması bir gerileme sürecine girdi. Dünyaca tanınmış İtalyan film yönetmenleri arasında Vittorio De Sica, Federico Fellini, Sergio Leone, Pier Paolo Pasolini, Michelangelo Antonioni ve Dario Argento sayılabilir. Tatlı Hayat, İyi, Kötü ve Çirkin, Bisiklet Hırsızları gibi eski dönem İtalyan filmleri dünya sinemasında yer etmiş yapımlardır. Daha yakın geçmişte çekilen ve uluslararası düzeyde sükse yapan İtalyan filmleri arasında Roberto Benigni tarafından yönetilen Hayat Güzeldir ve Massimo Troisi'nin başrolünde oynadığı Postacı vardır.
İtalya'da yapılan popüler sporlar futbol, basketbol, voleybol, sutopu, eskrim, ragbi, bisiklet ve motor yarışları ile buz hokeyidir. (Çoğunlukla Milano, Trentino-Alto Adige ve Veneto bölgelerinde yapılır)
İtalya’nın bireysel sporlarda da uzun ve başarılı bir geleneği vardır. Bisiklet yarışları ülkede tanınmış bir spordur.136 İtalyanlar, Belçika hariç UCI Dünya Şampiyonasında diğer tüm ülkelerden daha fazla madalya kazandı. Giro d'Italia, her yıl Mayıs ayında düzenlenen bir bisiklet yarışıdır ve üç Büyük Tur'dan biridir.
Coğrafi koşulların elverişli olmasından dolayı kuzey bölgelerde en yaygın sporlar kış sporlarıdır. İtalyanlar kış sporları kategorilerinde yapılan yarışma ve karşılaşmalarda öne çıkmaktadırlar. İtalyan şehirlerinden Torino 2006 Kış Olimpiyatları'na ev sahipliği yapmıştır.
İtalya'da spor türleri, çoğu zaman festivallerle birleştirilir. Bir tür at yarışı olan palio Palio di Siena festivalinde, gondol yarışları da her eylül ayının ilk pazar günü Venedik'te gerçekleşir.
İtalyan sporu Antik Roma'da gladyatör dövüşlerinin yapıldığı Kolezyum'dan, çağdaş Roma'da futbol kulüplerinin yarıştığı çağdaş Olimpiyat Stadyumu'na varan uzun bir yol katetmiştir.
İtalya'da en çok oynanan spor türü futboldur. İtalyan futbolunun en üst ligi olan Serie A, yalnızca ülke içinde değil tüm dünyada ilgiyle izlenmektedir. İtalya millî takımı, bugüne dek kazanmış olduğu 4 FIFA Dünya Kupası ile dünyanın en başarılı ikinci takımıdır. İtalya millî takımının kazandığı ilk dünya kupası 1934 yılındadır.
Kriket de İtalya'da yeniden önem kazanmaya başlamış olan ve hızla popülerlik kazanan bir spor dalıdır. İtalya'da kriket sporu İtalya Kriket Federasyonu (İtalyanca: Federazione Cricket Italiana) tarafından düzenlenmektedir ve İtalyan Millî Kiriket Takımı dünya sıralamasında 27. sırada yer almaktadır.
İtalyan modasının uzun bir geleneği vardır. Milano, Floransa ve Roma, İtalya'nın başlıca moda başkentleridir. Global Language Monitor tarafından hazırlanan "Top Global Fashion Capital Rankings" 2013'e göre, Milano onikinci iken Roma dünya çapında altıncı sıradaydı. Daha önce 2009'da Milano, Global Language Monitor'ün kendisi tarafından "dünyanın moda başkenti" ilan edilmişti.137 Birkaç isim vermek gerekirse Gucci, Armani, Prada, Versace, Valentino SpA|Valentino, Dolce & Gabbana, Missoni, Fendi, Moschino, Max Mara, Trussardi ve Ferragamo gibi büyük İtalyan moda markaları dünyanın en iyi moda evleri arasında sayılır.
Bvlgari, Damiani ve Buccellati gibi kuyumcular İtalya'da kuruldu. Ayrıca moda dergisi Vogue Italia, dünyanın en prestijli moda dergilerinden biri olarak kabul edilir.138 Trieste'deki ITS genç moda tasarımcısı yarışmasında olduğu gibi genç, yaratıcı moda yetenekleri de desteklenir.139
İtalya ayrıca tasarım alanında, özellikle iç tasarım, mimari tasarım, endüstriyel tasarım ve kentsel tasarım alanında da öne çıkar. Ülke, Gio Ponti ve Ettore Sottsass gibi bazı tanınmış mobilya tasarımcıları yetiştirmiştir ve "Bel Disegno" ve "Linea Italiana" gibi İtalyanca ifadeler mobilya tasarımı sözlüğüne girmiştir.140 Klasik İtalyan parçalarının beyaz eşya ve mobilya parçalarının örnekleri arasında Zanussi'nin çamaşır makinesileri ve buzdolabıları,141 Atrium'un "New Tone" kanepeleri142 ve Ettore Sottsass'ın, Bob Dylan'ın "Stuck Inside of the Mobile with the Memphis Blues Again"den ilham alan post-modern kitaplığı vardır.143 Günümüzde Milano ve Torino, mimari tasarım ve endüstriyel tasarım alanlarında ülkenin liderleridir. Avrupa'nın en büyük tasarım fuarı Fiera Milano, Milano şehrindedir.144 Milano’da ayrıca "Fuori Salone" ve Salone del Mobile gibi tasarım ve mimariyle ilgili önemli etkinlikler ve mekanlar vardır ve Bruno Munari, Lucio Fontana, Enrico Castellani ve Piero Manzoni gibi tasarımcıları da barındırmıştı.145
İtalyan mutfağı, MÖ 4. yüzyıla kadar uzanan kökleri ile yüzyıllar boyunca süren sosyal ve politik değişimlerle gelişmiştir. İtalyan mutfağının kendi içinde Etrüsk, antik Yunan, antik Roma, Bizans ve Yahudi mutfaklarından önemli derecede etkilenmiştir.146 Yeni Dünya'nın keşfedilmesiyle patates, domates, dolmalık biber ve mısır gibi artık mutfağın merkezinde olan ancak
İtalyan mutfağı dünyanın en zengin mutfaklarından biridir ve karakteristik özellikleriyle öne çıkmaktadır. İtalyan mutfağı bölgelere göre büyük farklılıklar gösterir. Sebze ve hamur işleri ağırlıktadır. Peynir ve şarap İtalyan mutfağının önemli ögeleri arasındadır. Geniş bir kahve çeşitliğine sahip olan İtalyan mutfağında özellikle espresso önemli bir yer tutar. İtalyan mutfağının dünyaya mâl olmuş yemekleri arasında pizza, spagetti ve bazı makarnalar ile bunların kendilerine özgü sosları, risotto, parmesan peyniri, lazanya ve tiramisu sayılabilir.
İtalyan mutfağı büyük ölçüde geleneksel ürünlere dayanır; ülkede AB yasaları kapsamında korunan çok sayıda geleneksel spesiyaliteler vardır.149 Peynir, soğuk etler ve şarabı, birçok bölgesel sapma ve Korumalı Menşe İsmi veya Korumalı Coğrafi İşaret etiketleri ile İtalyan mutfağının merkezinde yer alır ve kahve (özellikle espresso) ile birlikte İtalyan gastronomik kültürünün bir parçasını oluşturur.150 Tatlılar, turunçgiller, fıstık ve badem gibi yerel lezzetleri mascarpone ve ricotta gibi tatlı peynirlerle veya kakao, vanilya ve tarçın gibi egzotik tatlarla birleştirme konusunda uzun bir geleneğe sahiptir.
Gelato,151 tiramisù152 ve cassata, İtalyan tatlıları, kekleri ve pastanelerinin en ünlü örnekleri arasındadır. İtalyan tarım-gıda ürünlerinin taklidi pazarlama fenomeni İtalyan Sesli (ingilizce:Italian Sounding) adıyla bilinir.153
Ülke ile ilgili genel bilgiler
Genel
Italy at UCB Libraries GovPubs
Orijinal kaynak: italya. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
https://web.archive.org/web/20150615002703/https://www.britannica.com/topic/Roman-Catholicism | arşivtarihi = 15 Haziran 2015}} ↩
Country and Lending Groups. World Bank. Retrieved 1 August 2016. ↩
The Economist Intelligence Unit's quality-of-life index , Economist, 2005 ↩
Gabriele Abbondanza, Italy as a Regional Power: the African Context from National Unification to the Present Day (Rome: Aracne,
"Operation Alba may be considered one of the most important instances in which Italy has acted as a regional power, taking the lead in executing a technically and politically coherent and determined strategy." See Federiga Bindi, Italy and the European Union (Washington, D.C.: Brookings Institution Press, 2011), p. 171. ↩
("The United States is the sole world's superpower. France, Italy, Germany and the United Kingdom are great powers") ↩
("The great powers are super-sovereign states: an exclusive club of the most powerful states economically, militarily, politically and strategically. These states include veto-wielding members of the United Nations Security Council (United States, United Kingdom, France, China, and Russia), as well as economic powerhouses such as Germany, Italy and Japan.") ↩
OLD, p. 974: "first syll. naturally short (cf. Quint.*Inst.*1.5.18), and so scanned in <span style="font-variant:small-caps">Lucil.</span>825, but in dactylic verse lengthened metri gratia." ↩
J.P. Mallory and D.Q. Adams, Encyclopedia of Indo-European Culture (Londra: Fitzroy and Dearborn, 1997),
Guillotining, M., History of Earliest Italy, trans. Ryle, M & Soper, K. in Jerome Lectures, Seventeenth Series, p.50 ↩
Kluwer Academic/Plenum Publishers 2001, ch. 2. ISBN 0-306-46463-2. ↩
The Mycenaeans and Italy: the archaeological and archaeometric ceramic evidence, University of Glasgow, Department of Archaeology ↩
Gert Jan van Wijngaarden, Use and Appreciation of Mycenaean Pottery in the Levant, Cyprus and Italy (1600–1200 B.C.): The Significance of Context, Amsterdam Archaeological Studies, Amsterdam University Press, 2001 ↩
Bryan Feuer, Mycenaean civilization: an annotated bibliography through 2002, McFarland & Company; Rev Sub edition (2 March 2004) ↩
Emilio Peruzzi, Mycenaeans in early Latium, (Incunabula Graeca 75), Edizioni dell'Ateneo & Bizzarri, Roma, 1980 ↩
Luca Cerchiai, Lorena Jannelli, Fausto Longo, Lorena Janelli, 2004. The Greek Cities of Magna Graecia and Sicily (Getty Trust) ISBN 0-89236-751-2 ↩
T. J. Dunbabin, 1948. The Western Greeks ↩
A. G. Woodhead, 1962. The Greeks in the West ↩
Stéphane Barry and Norbert Gualde, "The Biggest Epidemics of History" (La plus grande épidémie de l'histoire, in L'Histoire n°310, June 2006, pp.45–46 ↩
Karel Kovar "Hydrology, Water Resources and Ecology in Headwaters". p. 505 ↩
"Italian soldiers leave for Lebanon Corriere della Sera, 30 August 2006 ↩
Elisabeth Rosenthal, "Italy cracks down on illegal immigration ". The Boston Globe. 16 May 2008. ↩
http://www.ilcornodafrica.it/rds-01emigrazione.pdf Essay on Italian emigration to Eritrea (in Italian) ↩
Libya cuts ties to mark Italy era. . BBC News. October 27, 2005. ↩
Election Opens Old Wounds In Trieste . The New York Times. June 6, 1987. ↩
Consulta Nazionale Emigrazione. Progetto ITENETs – “Gli italiani in Brasile”; pp. 11, 19 (Accessed September 10, 2008) ↩
Santander Laya-Garrido, Alfonso. Los Italianos forjadores de la nacionalidad y del desarrollo economico en Venezuela. Editorial Vadell. Valencia, 1978 ↩
Architecture in Italy , ItalyTravel.com ↩
Sear, Frank. Roman architecture. Cornell University Press, 1983. p. 10. Web. 23 September 2011. ↩
Italy Architecture: Early Christian and Byzanthine , ItalyTravel.com ↩
Italy Architecture: Romanesque , ItalyTravel.com ↩
R. De Fusco, A thousand years of architecture in Europe, pg. 443. ↩
Italy Architecture: Neoclassicism , ItalyTravel.com ↩
Miller (2005) p. 486 ↩
Insight Guides (2004) p. 220 ↩
Del Conte, 11–21. ↩
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page