Cam Minaresi Batı Afganistan'da yer alan bir UNESCO Dünya Mirası Alanıdır. Gor ilinin Şahrak ilçesi sınırları içinde bulunan yapı, Hari Irmağı'nın hemen yanındadır. Kızarmış taştan yapılmış olan 65 metre yüksekliğindeki minarenin çevresi 2400 m'ye varan dağlarla çevrilidir. Yapı; girintili çıkıntılı taşları, dış kaplaması ile Küfi ve Nesih el yazmaları, geometrik desenler ve Kur'an ayetleriyle (Meryem sûresi) süslenmiş taşlarıyla ün yapmıştır.
Minare 1886 yılında o sırada Afgan Sınır Kurulu'nda görevli olan Sir Thomas Holdich tarafından yeniden bulgulanıncaya dek dış dünyaya kapalı kalmıştır. Ne var ki, yapının dünya kamuoyu tarafından tanınması Fransız arkeologlar André Maricq ve Wiet'nin 1957 tarihli çalışmalarına dayanmaktadır. Minare, Herberg'in 1970'li yıllarda yaptığı küçük çaplı araştırmaların ardından 1979 Sovyet işgaliyle kapılarını yeniden dış dünyaya kapatmıştır.
Cam'daki arkeolojik alan 2002 yılında Afganistan'ın ilk Dünya Mirası Alanı adayı gösterilmiştir. Yapı, minarenin çökme riski taşıması ve bölgedeki yağmacılıktan ötürü UNESCO'nun Tehlike altındaki Dünya Mirası Alanları listesine de alınmıştır.
Sekizgen bir taban üzerine kurulmuş olan dairesel minare, tahtadan yapılmış iki balkona sahip olmasının yanı sıra tepe noktasında bir de fener bulundurmaktaydı. Yapının Delhi'de bulunan ve yine Gurlular tarafından yapılmış olan Kutub Minar'dan doğrudan esinlendiği düşünülmektedir. Cam Minaresi, Kutub Minar'ın ardından dünyanın en yüksek taş minaresidir.
Cam Minaresi, 11. ve 13. yüzyıllar arasında Orta Asya, İran ve Afganistan'da yapılmış olan 60 minare ve kule arasında yer almaktadır. Gürgenç'te bulunan Kutluk Timur Minaresi (uzun süre dünyanın en yüksek minaresi olduğu düşünülmüştür) ve Gazne'deki kule bu yapılara örnek olarak gösterilebilir. Minareler İslam'ın yengisini simgelerken kuleler daha çok gözetleme amacıyla yapılmışlardır.
Cam çevresindeki arkeolojik kalıntılar arasında yer alan saray, çömlek fırını ve Yahudi mezarlığının Turkuaz Dağ antik kentine ait olduğu düşünülmektedir.
Cam Minaresi, Hari ve Cam ırmaklarına olan yakınlığı nedeniyle toprak kayması, su sızıntısı gibi tehditlerle karşı karşıya bulunmaktadır. Bölgede sıklıkla meydana gelen depremler de yapıyı tehdit eden bir diğer ögedir. Yağmacılar ve kuraldışı kazılar minare çevresindeki arkeolojik alanı büyük zarara uğratmıştır. Kule eğilmeye başlamıştır ancak süregelen dengeleme çalışmaları ile bu sorunun üstesinden gelinebilmektedir.
David Thomas, "Cam'da Yağmacılık, Kalıt Yönetimi ve Arkeolojik Stratejiler" adlı kitabında bu tarihi alanın yüz yüze olduğu tehditleri şöyle sıralamaktadır:
Anıtın farklı açılardan önem taşıyor olması ve karşılaştığı tehditler 2002 yılında Afganistan'ın ilk Dünya Mirası olarak kabul edilmesiyle uluslararası kamuoyu tarafından izlenmeye başlamıştır.
...Bölgede son 25 yıldır süregelen karışıklıklar arkeolojik çalışmaların önünü kesmiş ve zararlı etkilere neden olmuştur. Yapı her ne kadar savaş alanı dışında kaldıysa da, asırlardır sürmekte olan ırmak kaynaklı toprak kaymaları minarenin tehdit edici ölçüde eğilmesine yol açmıştır. Tüm bunlara karşın, Cam hak ettiği ilgiyi görmeye başlıyor. Minare eğikliğini düzeltmeye odaklanan bir mimari koruma projesi başlatılmış durumda ve Istituto Italiano per L’Africa e L’Oriente tarafından yürütülen Cam Minaresi Arkeoloji Projesi Temmuz 2003'ten bu yana etkin.
...Cam benzeri alanlardaki yağma, önceliği boşaltmaktan çok korumak olan UNESCO ve benzer örgütleri büyük bir soruyla karşı karşıya getirmekte: En gerçekçi koruma biçimi, yapıya zarar veren arkeolojik boşaltmalarla ne ölçüde bağlantılı?1
Cam Minaresi'nin Gurluların yazlık başkenti Firuzkuh'ta yer aldığı düşünülmektedir. Gurlular
Minarenin tam olarak ne zaman yapıldığı bilinmemektedir. Yapının, Gur Sultanı Gıyasüddin'in Gaznelileri 1192 yılında Delhi'de yenilgiye uğratmasının ardından ya da Oğuz Türklerinin 1173 yılında Gazne'de aldıkları yenilginin ardından yapıldığı düşünülmektedir. Minarenin Firuzkuh'taki Cuma Camii'ne eklendiği ve Moğol kuşatmalarından hemen önce ani bir su taşkınına maruz kaldığı öne sürülmektedir. Cam Minaresi Arkeoloji Projesi bulgularına göre minarenin hemen yanında büyük bir avlu bulunmakta ve taş döşeme üzerinde ırmak tortularına rastlanmaktadır.
Gurlu Krallığı Gıyasüddin'in 1202'de ölümüyle sonlanmış ve Firuzkuh, Moğollar tarafından 1222'de ortadan kaldırılmıştır.
Dosya:Qasr_Zarafshan.jpg|Kasr Zarafshan, Ağustos 2005 Dosya:Jam_Minaret_decoration.jpg|Cam Minaresi'nin süslü dış kaplaması, Ağustos 2005 Dosya:Paving_near_Jam.jpg|Cam Minaresi yakınındaki avlu, Ağustos 2005
Orijinal kaynak: cam minaresi. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
David Thomas, "Cam'da Yağmacılık, Kalıt Yönetimi ve Arkeolojik Stratejiler", Mart 2005 ↩
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page