psikostazi ne demek?
Psikostazi ya da psikostasya, geleneğindeki bir kavramın adıdır.
Etimoloji
Terim psikhe (yaşamsal unsur, nefes, süptil beden) ve statis (tartılma)
sözcüklerinden türetilmiştir. Ölüm olayı ile bedenini terk edenlerin
yargılanması olan psikostaziye, ölümden sonraki vicdani hesaplaşma
olgusunun sembolik öğelerle anlatımı da denilebilir.
İnanç
Antik Mısır metinlerine göre, her ölü için söz konusu olacak “tartılma”,
ilahe Maat’ın "hakikat salonu" denilen salonunda gerçekleşir. Yeraltı
âleminin sorumlusu ve Ra’nın gözü sayılan 'ın
hiyeroglifi “hakikat, adalet ve doğruluğu” simgeleyen tüydür.
'nda ve Antik Mısır
metinlerinde Psikostazi, özetle, şöyle açıklanır:
- Ölü, “”sıyla ()
’in önüne, 42 ilahın huzuruna çıkar.
kaynaklara ve
verilerine göre, bu 42
, ’ndeki
“öldürmeyeceksin, ağlatmayacaksın! vb.” şeklinde belirtilen 42
kuralın somutlaştırılmış, kişileştirilmiş halleridir ki, burada,
kişinin yeryüzünde yaşarken İlâhî Yasalar’ın gereklerine uyup
uymamış olması
irdelenir.1
- Ölüler Kitabı’na göre, bir süre sonra, yeryüzünde yaşarken yapmış
olduklarını görebilmesi için, ölüye hafızası ve anımsama yetisi geri
verilir ve tartılma başlar.
- Bu tartılma ve yargılanma sahnesi Mısır resimlerinde, bir kefesinde
ölünün kalbi, diğer kefesinde bir tüyün bulunduğu terazi ile temsil
edilir. Bu tüy ve kalp sembolizminde tüy sembolü hemen hemen tüm
tradisyonlarda olduğu gibi, hakikat, adalet ve doğruluğu simgeler,
kalp ise dünyada yaşarken tüm yaptıklarını gözünden kaçırmamış olan
manevi tanığı simgeler. Mısır
hiyeroglif yazısında kalp, ters üçgen biçimli bir vazoyla ifade
edilir; "hakikat"in hiyeroglifi ise tüydür.
- Ölü, yeryüzünde yaşarken hangi fiilleri işlediğini ve hangi
kuralları çiğnemediğini bir bir sayar.
- Kalp, yani vicdan Antik Mısır metinlerinde
’un sesinin duyulduğu yer olarak
belirtilir. Birçok Antik Mısır metninde rastlanan “bir insanın kalbi
onun bireysel ilahıdır” ()
ve “ey kalbimdeki Tanrı” şeklindeki ifadelerden de anlaşılabileceği
gibi, vicdan, tanık olmasının yanı sıra, kendisine hesap soracak
olandır. Yani ölüyü yargılayacak olan, kendi içindeki ilahtır; kendi
vicdanıdır. Bunu simgelemek üzere, mumyaların içinde bırakılan tek
iç organ (“ab”). Antik Mısır
eğitim görmüş olduğu ileri
sürülen , bu aşamayı varlığın kendi
kendini yargılaması olarak kabul eder.
- Ölüler Kitabı’na göre, bu yargılanma sonunda, ölü, kötü şeylerin
anısını ağzından ifrazat olarak dışarıya atar. Bir diğer Mısır
metnine göre ise, yargılanma sonucunda günahkar çıkan ölüler timsah
başlı Ammait (Ammit) tarafından yenirler. Bu “ölü yiyiciler”
sembolizmi ’nda
ve eski İran tradisyonlarında da bulunmaktadır.
- göre, daha
sonra ölülerden bazıları kısa süre sonra tekrar yeryüzünde doğarlar;
bazıları ise “büyük ışığa” doğru çekilirler, kendilerine bir süre
rehberlik yapıldıktan sonra Osiris’in uygun görmesi halinde onlar
da, tekrar yeryüzünde doğarlar.
Antik Mısır’ın psikostazi kavramının bir benzerine, vaktiyle Harran
Ovası’nda yaşamış bulunan ’de rastlanır.
Psikostazi’deki terazi bu tradisyonda Abatur’un terazisi olarak
adlandırılır.(Abatur'un eski Mısır'daki çakal başlı
'in bir versiyonu olduğu ileri sürülür.)
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- Mısır'da Ölüm Sonrası Fikri, Ege Meta Yayınları
- Mısır’ın Ölüler Kitabı, Albert Champdor, Ruh ve Madde Yayınları
- Psi dergisi, Cilt-1, Sayı-3
- Semboller Ansiklopedisi, Ruh ve Madde Yayınları
Orijinal kaynak: psikostazi. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Kategoriler