Cermenler, bugünkü Almanya, Avusturya, Bohemya ve Polonya'nın batı bölümünü kapsayan Cermanya'da MÖ 3. yüzyıldan 9. yüzyıla kadar yaşayan halk veya bu halktan olan kimse.
Avrupa Hun İmparatorluğu'nun Kavimler Göçü ile Cermen halkı da Avrupa'ya yol almıştır. Bugün Hollandalılar, Almanlar ve Avusturyalılar başta olmak üzere; İngilizler, Flamanlar, İskandinav halkları (Danimarkalılar - Danlar, Norveçliler, İsveçliler, İzlandalılar, Faroeliler), Almanca konuşan İsviçreliler ve Güney Afrika Cumhuriyeti'ndeki Afrikans halkı Cermen halklardandır.
Geç Bronz Çağı'nda İsveç'in güneyinde, Danimarka Yarımadası'nda ve Kuzey Almanya'nın Ems ve Oder ırmakları ile Harz Dağları arasında yaşayan kabilelerin Cermenler olduğu kabul edilir. Vandallar, Gepidler ve Gotlar Güney İsveç'ten göç edip Oder ve Vistül ırmakları arasındaki Güney Baltık kıyılarını ele geçirdiler. Daha sonraları yeniden güney ve batıya doğru göçederek Keltleri Batı Cermanya'nın büyük bölümünden sürdüler. Roma İmparatorluğu, Keltler ile Cermenler arasındaki ayrımın farkına Julius Caesar döneminde vardı. O zamanlar Ren Irmağı ile Tuna Irmağı'na kadar olan topraklarda Cermenler yaşıyordu.12
Cermenler ile Romalılar arasındaki ilk büyük çatışma MÖ 2. yüzyıl sonlarına rastlar. MÖ 9'da Romalılar sınırlarını Ren Irmağı'nın ötesine, Elbeye dek götürdüler; fakat MÖ 9'da Arminius'un başını çektiği Cermenler başkaldırdı. ve Publius Quinctilius Varus yönetimindeki Roma işgal ordusunu yenilgiye uğratarak Roma sınırlarını Ren Irmağı'nın gerisine attılar.3 Bu işgal yılları ve MS 1. yüzyıl boyunca Romalılar ile Cermenler arasında çok sayıda savaşlar oldu. Bu dönem Cermenlerine ilişkin birçok bilgi MS 98'de Roma'da yayımlanan Tacitus'un Germania kitabında yer alır.
MS. 3. yüzyıl sonlarında önemli değişiklikler oldu. Ren Irmağı'nın doğusunda artık üç büyük insan topluluğu yaşıyordu: Burgundlar, Main Vadisinde, Gotlar Ukrayna ve Daçya'da (bugünkü Romanya'da), Gepidler ise Vandallar'la batıdan komşu olarak Transilvanya'nın kuzeyinde yaşıyorlardı. Cermenler iki yüzyıl boyunca Roma İmparatorluğu'na asker ve tarımda çalıştırılacak köle olarak katılmışlardı; fakat yığınsal katılımları Hunların batıya doğru hareketinin Avrupa'da yola açtığı göçler sırasında oldu. MS 375'te Ostrogot Krallığı Hunlar tarafından yıkıldı ve Cermen kabilelerinin birçoğu Roma İmparatorluğu topraklarına sığındı. MS
Cermen kabileleri önceleri hayvancılık daha sonra tarımla geçindiler. Toprakta özel mülkiyet yoktu, toprak parçaları, özellikle sulak topraklar topluluk üyeleri arasında dönerli işlendirdi.5 Madencilik ve çömlekçilik de Cermen kabilelerinde gelişmişti. Demir, özelikle silah yapımında kullanılan değerli bir maden olarak kalmıştır.
Cermenlerde barış zamanlarında bir merkezi otorite yoktu. Cermen kabileleri iç işlerinde ve hatta dış ilişkilerinde bağımsızdı. Cermen kabilelerinde şefliğe MS 4. yüzyılda rastlanır. Askersel önderler ise seçimle işbaşına gelirdi ve önderlik hiçbir biçimde babadan oğula geçmezdi. Bu önderlik, seçilen kimseye herhangi bir otokratik hak tanımadığı gibi, her an görevden alınabilirdi. Askersel önderlerin, savaş zamanı bile, herhangi bir zor kullanma gücü yoktu, yalnızca örnek davranışları ve öğütleriyle yönlendiricilik rolünü oynayabilirlerdi.
Cermen kabileleri doğa tanrıları Wodan, Tiwaz, Donar ve Frigg'e taparlardı. Bu tanrılar Cermen paganizminin en önemli tanrılarıdır fakat bu mitolojiyi ve tanrıları dünyaya çoğunlukla Kuzey Cermenleri yani İskandinavlar tanıtmıştır. Anglosakson ve Kıta Cermen mitolojilerindeki bilgiler (Cermen tanrıları hakkındaki) İskandinav mitolojisinden edinilen bilgiler yanında pek kayda değer değildir. Ayrıca Cermen kabilelerinde din adamı bulunmazdı. Ölümle yok olunacağına inanmaz, savaşçılarını silah ve diğer gereçleriyle birlikte gömerlerdi.6 Cermen kabileleri MS 5. yüzyıldan başlayarak Hristiyanlığı benimsediler.7 Ülkeleri birçok istilaya uğradığı için kültürlerinden günümüze pek fazla maddi buluntu kalmadı. Yalnız içkili şölenlerde okudukları destanların bir bölümü, çağlar boyu ağızdan ağza aktarılarak günümüze dek ulaşmış Beowulf ve Nibelungenlied'de yazılı edebiyata girmiştir.
{| class="wikitable" |- bgcolor="#ececec" | Bayrak || Devlet || Kuruluş |- | | Almanya | 1990 |- | | Avusturya | 1945 |- | | Lüksemburg | 1890 |- | | Hollanda | 1815 |- | | Danimarka | 1821 |- | | İsveç | 1905 |- | | Norveç | 1940 |- | | İzlanda | 1944 |- | | Lihtenştayn | 1866 |- | | İsviçre | 1848 |- | | Birleşik Krallık | 1603 |}
{| class="wikitable" |- bgcolor="#ececec" | Bayrak || Devlet || Kuruluş |- | || Faroe Adaları || 1946 |- | || Aland || 1920 |- | || İngiltere || 1707 |- | || Güney Tirol || 1918 |- | || Flanders || 1830 |- |}
Orijinal kaynak: cermenler. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
The New Encyclopædia Britannica, 15th edition, 22:641–642 ↩
Barry Cunliffe, Europe between the Oceans, 9000 BC - AD 1000 (New Haven & London: Yale University Press, 2008), 369-371. ↩
Barry Cunliffe, Europe between the Oceans, 9000 BC – AD 1000 (New Haven & London: Yale University Press, 2008), 384. ↩
Bury, J. B., The Invasion of Europe by the Barbarians, Norton Library, 1967. ↩
Looijenga, Jantina Helena, Runes around the North Sea and on the Continent AD 150–700, II.2, From the pre-Roman Iron Age to the late-Germanic Iron Age, University of Groningen, 1997 ↩
Ewing, Thor. (2008). Gods and Worshippers in the Viking and Germanic World. Page 9. Tempus. ↩
Padberg 1998, 26 ↩
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page