Kolugolar1 (Dermoptera, Yunanca:dérma = deri, ptéryga = kanat; "deri kanatlılar"), ağaçlarda yaşayan ve havada süzülerek ağaçtan ağaca hareket eden, Güneydoğu Asya'da bulunan ve en yakın akrabaları primatlar olan memelilerdir.2 Soyu tükenmeden günümüze gelmiş ve yaşayan yalnızca iki türü Cynocephalidae familyasını ve Dermoptera (Abalı memeliler) takımını oluşturur.3 Havada süzülerek hareket eden memeliler içinde en beceriklileridir ve yüksek bir noktadan alçak bir noktaya ayakları arasındaki fazladan deri perdelerini kullanarak havada süzülerek ulaşırlar. Aynı zamanda uçar maki adı da verilmesine rağmen gerçek maki değildirler.
Uçar makiler yaklaşık kedi büyüklüğünde ama bir kedi'den daha hafif olur. Uzunlukları 56 – 69 cm ve ağırlıkları 1 - 1,75 kg arası değişir. Kanat gerilimi türden türe 70 – 120 cm varabilir. Renkleri gri ile kahverengi arası oynayan bir zemin üzerine dağılı beyaz, kahverengi ve siyah lekelerden oluşur. Uzun ve ince olan ön ve arka bacakları neredeyse aynı uzunluktadır. Tırnakları uzun ve kalındır. Bilimcilerin verdiği latince ad (Cynocephalus = „Köpek kafalı“) kafaların'ın tazı'ya benzemesinden kaynaklanmıştır. Gözleri ve kulakları küçüktür.
Uçar makilerin en çok dikkati çeken özelliği uçma derisi (Patagium) ağaçtan ağaca süzülmelerini mümkün kılar. Uçar makilerde bu deri boyun ve ön ayaklar arasında, ön ayaklar ve arka ayaklar arasında ve arka ayaklar ile kuyruk arasında bulunur. Kuyruk ve ayaklar tümüyle derinin içindedir, sadece parmakları ve tırnakları bu derinin dışında kalır. Uçma derisi diğer süzülebilen memelilerde (örnek: Uçar kuskuslar) olduğundan daha büyüktür.
Uçar makigiller Güneydoğu Asya'da yaşar. Malezya uçar makisi Güney Çinhindi, Tayland, Malezya ve Batı Endonezya'dan Borneo ve Cava'ya kadar varan bir coğrafya'ya yayılıyken Filipin uçar makisi sırf Filipin'de yaşar. Her iki tür yayılım alanları içinde bulunan tropik ormanlarda raslanılır. Ayrıca malezya uçar makisine özellikle Hindistan cevizi plantajların'da raslanılır.
Uçar makigiller ağaçta yaşayıp nadir yere inen, gece aktif hayvanlardır. Gündüzleri ağaç kovuklarında veya 25 - 50 metre yükseklikte dallara asılı şekilde geçirirler. Uzun bir mesafe süzülebilmek için mümkün oldukça yüksek ağaçları tercih ederler. Orman yangınlarında genelde ağacın üstünde kalıp yanarlar.4.
Pek becerikli tırmanıcı değillerdir; yavaş ve zor tırmanırlar. Ancak yassı duran dallarda kafaüstü sarkık şekilde uzun tırnakları ile tutunarak daha rahat ilerleyebilirler. Aslında yalnız yaşarlar ama beslenirken birkaç birey birden aynı ağaç üzerinde görülebilir.
Uçar makiler bir ağaçtan diğerine geçmek isterse, uçma derisini gerip ağaçtan sıçrar. Stereokopik görme kabiliyetleri ile konacakları noktayı çok iyi kestirebilirler. Normalde süzülme mesafeleri 50 - 70 metre arasıdır, ama 100 metre ve daha fazlası da görülmüştür. Tespit edilen en uzun süzülme mesafesi 136 metre olmuştur ve bu uçuşta sadece 12 metre alçalmıştır. Ancak bir kez süzülmeye başladıktan sonra yönünü pek kontrol edemez. İstediği ağaca konar konmaz derhal kaybettiği yükseklik kadar tekrar yukarı tırmanır. Mümkün oldukça yere konmamaya gayret gösterir.
Uçar makiler kesinlikle otoburdur; çiçek, yaprak ve tomurcuk ile beslenirler. Ara sıra yumuşak meyveler yiyip veya ağacın suyunu emebilirler. Çoğu diğer ağaçlarda yaşayanlar gibi onlar da sıvı ihtiyaçlarını yedikleri biktilerden giderirler.
Ağaçta tırmanırken ve süzülürken'de yavaş olmaları onları yırtıcı kuşlar için rahat av olmalarını sağlar. Özellikle Filipin kartalı'nın (Pithecophaga jefferyi) beslenmesi tahminlere göre neredeyse %90 filipin uçar makisinden oluşur.56
Diş görünüşlerinden cinsiyetlerini tespit etmek kolay değildir. Dişiler erkeklerden biraz daha gri ve çok az daha büyüktür.
Yaklaşık 60 gün süren bir gebelik sonrası 2 yavru doğar. Doğan yavrular neredeyse keselilerde olduğu kadar az gelişmiş bir durumda dünyaya gelir. Anne yavruyu emzirdiği sürece (6 ay) onu uçma derisi arasına sıkışık şekilde taşır. Tespit edilen en uzun yaş 17,5 yıldır ama çok daha yaşlı olabilecekleri tahmin edilir.7.
Abalı memeliler takımı'nın fosil kalıntıları Paleosen ve Eosen devirlerinden bulunmuştur. Kuzey Amerika'da Paleosen devrinden kalmış Planetetherium mirable türü bulunmuştur. Tayland'da bulunan ve geç Eosen devrinden kalma olan Dermotherium cinsi, günümüzün türlerine benzemektedir.
Yaşayan uçar makigiller familyası'nın dışında abalı memeliler takımı'nın diğer familyaları Plagiomenidae, Cyriacotheriidae, Thylacaelurinae ve Mixodectidae'dir.8
Sınıflandırılmaları uzun zaman tartışılmıştır. Uzun süre böcekçiller veya yarasalar ile akraba sanılmışlardır. Maymunlar veya etçiller ile akraba oldukları da ileri sürülmüştür. Bu eminsizlik 1883 yılında yazılan Brehms Thierleben kitabında şöyle dile getirilmiştir:
„Linné onları önmaymunlara, Cuvier yarasalara, Geoffroy etçillere, Oken keselilere ve nihayet Peters büyük bir ihtimalle hakkı olarak böcekçillere sayıyor. Bu karmaşıklıktan dolayı kanatlı maymun, çırpınan maki, uçan kedi, garip yarasa gibi birbirinden çok farklı isimler verilmiştir.9
Carl von Linné (Cynocephalus volans, 1758) ve Jean Baptiste Audebert (Cynocephalus variegatus, 1799) familyanın 2 türünü ilk kez tarif etmişlerdir. Böylece iki türün aynı Cynocephalus cinsine ait olduğu kabul edilmiştir. Ama dişlerinde olan farklardan dolayı iki ayrı cins tartışması günümüze kadar devam etmektedir. Bu tartışmaya göre malezya uçar makisi Galeopterus adlı ayrı bir cinse ayırmak isteyen zoologlar vardır. Diğer zoologlar ise bu ufak farkların iki ayrı cinsi gerekli kılmadığını savunmaktalar.10
Orijinal kaynak: kolugo. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Charles H. Wharton: Notes on the Life History of the Flying Lemur. Journal of Mammalogy, Vol. 31 (3) 1950); Seiten 269–273 ↩
James Ferguson-Lees und David A. Christie: Raptors of the World Helm, London 2001; Seiten 721–722. ISBN 0-7136-8026-1 ↩
Aus: Kathy MacKinnon: Riesengleiter. In: David W. Macdonald (Hrsg.): Die große Enzyklopädie der Säugetiere. Könemann Verlag, Königswinter 2004, S. 432, ISBN 3-8331-1006-6 (deutsche Übersetzung der Originalausgabe von 2001) ↩
Aus: Bernhard Grzimek (Hrsg.): Grzimeks Enzyklopädie, Band 1: Säugetiere, S.635, Kindler 1988, ISBN 3-463-42101-1 ↩
Nach J.D. Pettigrew, B.G.M. Jamieson, S.K. Robson, L.S. Hall, K.I. McAnally, H.M. Cooper: Phylogenetic relations between microbats, megabats and primates (Mammalia: Chiroptera and Primates (Primatomorpha)). in Philosophical Transactions of the Royal Society of London: Biological series, Vol. 325, 1989; Seiten 489–559 und M.C. McKenna, S.K. Bell (Hrsg): Classification of mammals; above the species level. Columbia University Press, New York,
Säugethiere: Zweite Reihe: Krallenthiere. In: Brehms Tierleben. Kolorierte Originalausgabe, Bd. 2 1883; S. 220. Zitiert aus Band 76 der Digitalen Bibliothek, Directmedia Publishing 2004; ISBN 3-89853-476-6. ↩
etwa B.J. Stafford, F.S. Szalay: Craniodental functional morphology and taxonomy of dermopterans. in Journal of mammalogy 81, 2000; Seiten 360–385 Abstract ↩
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page