Katarakt, göz içindeki lensin saydamlığını kaybederek opak bir görünüm alması, göz merceğinin yoğunlaşmasıdır.
Göz, kameraya benzeyen optik bir sistemdir. Dışarıdan gelen ışık ve görüntülerin görme merkezine net olarak ulaşabilmesi için, önce gözün en dış saydam tabakası olan korneada, sonra gözün içindeki lens tabakasında kırılması gerekir. Normal şartlarda bu iki tabaka da saydam yapıdadır.
Göz merceğinin yoğunlaşması görüntüyü bulanıklaştırır.
Birçok tipi olmakla birlikte, kataraktlar genel olarak 3 ana grup altında incelenebilirler:
Katarakt en sık yaşa bağlı olarak ortaya çıkar. Bilinen bir sebebi olmamakla birlikte beslenme, ultraviyole ışınları gibi birçok risk faktörü bulunmaktadır. Lensin opaklaşmasının durumuna göre hastalar önceleri uzak ya da yakın görme bozukluğundan şikayet ederler. Opaklaşma arttıkça hem uzak hem de yakın görmeler hastanın sosyal yaşantısını rahatsız edecek şekilde artar.
Kataraktın ilaçla veya gözlükle tedavisi mümkün değildir. İlerlemesini de durdurabilecek etkili bir yöntem bulunabilmiş değildir. Tek tedavisi ameliyattır. Ameliyat, şeffaflığını kaybetmiş olan göz merceğinin alınıp yerine yeni bir göz merceğinin yerleştirilmesi sistemine dayanmaktadır.
Katarakt tedavisinin en güncel olan ameliyat sistemi Fako (Fakoemülsifikasyon) cerrahisidir. Fako cihazı, saniyede 40.000 defa titreşen ses dalgaları yardımıyla kataraktı göz içerisinde eritir. Böylece katarakt temizlendikten sonra, katlanabilir ve akrilik maddeden üretilmiş mercek göz içerisine yerleştirilir.
Fako cihazı sayesinde göz içerisine çok küçük bir bölgeden girilerek ameliyat tamamlanmaktadır. Her türlü katarakta uygulanabilmektedir. İşlem süresini kısalmakta ve ameliyatın emniyeti artmaktadır.
Ancak Anglia Ruskin Üniversitesi (ARU) Sağlık, Eğitim, Tıp ve Sosyal Bakım Fakültesi Dekan Yardımcısı Profesör Barbara Pierscionek liderliğindeki uluslararası bilim insanlarından oluşan bir ekip, katarakt önleyici bir ilaç olarak önerilen bir oksisterol bileşiği üzerinde gelişmiş optik testler yürütüyor. Laboratuvar denemelerinde, oksisterol bileşiği VP1-001 ile tedavi, lenslerin %61'inde kırılma indeksi profillerinde (yüksek odaklanma kapasitesini sürdürmek için gerekli olan önemli bir optik parametre) bir gelişme gösterdi. Bu, merceğin protein organizasyonunun eski haline döndüğü ve merceğin daha iyi odaklanabilmesiyle sonuçlandığı anlamına geliyor. Bu sonuç, ayrıca vakaların %46'sında gözlenen lens opaklığında azalma ile de desteklendi. Araştırmaların son derece yaygın görülen bir sağlık sorununu ameliyattan ziyade ilaçlarla tedavi etmeye yönelik önemli bir adım olduğunun da altı çiziliyor.
Orijinal kaynak: katarakt. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page