Yeryüzünde kıtalar arasında veya kıta kenarında yer alan, içinde çok kalın depoların biriktiği büyük çanaklaşma ve tortullaşma alanlarıdır.
Yüzlerce kilometre alan kaplayan jeosenklinaller, tek bölümden oluşabileceği gibi birbirine paralel birkaç bölüme ayrılmış olarak da bulunur.
Yer kabuğunun oluşturduğu tektonik çanaklar olan jeosenklinaller yan basınçların ve kısmen de biriken depoların ağırlığı altında gittikçe derinleşir ve böylece içlerinde muazzam kalınlıkta depolar meydana gelir. Bu depolar yan basınçlarından etkisi altında sıkışır, plastik oldukları için kıvrılır, yükselir ve sonuçta su yüzüne çıkarak Alp Dağları, Himalayalar, And Dağları gibi kıvrımlı dağları veya kıvrım sistemlerini oluştururlar. Kıvrımlı dağların beşikleri durumunda olan jeosenklinaller zamanla tek tip olmadığı anlaşılmış bunların sınıflandırılması için bazı çalışmalar yapılmıştır.1
Monojeosenklinal: En basit jeosenklinal tipidir. Kıta kütlelerinin kenarında yer alan dar; uzun ve daha sığ jeosenklinallerdir. Appalaş Dağlarının böyle jeosenklinalle oluştuğu düşünülmektedir.
Polijeosenklinal: Kıta kenarlarında yer alırlar. Alanları daha geniştir. Ayrıca yan basınçların etkisi ile bazı kısımları yükselmiş, bunun sonucunda jeosenklinal bazı kısımlara ayrılmıştır. Kayalık dağlarının böyle bir jeosenklinal de oluştuğu düşünülmektedir.
Mesojeosenklinal: Bunlar kıtalar arasında yer alan ve boyutları bakımından okyanuslara yaklaşan geniş birikim alanlarıdır. morfolojik görünümleri karışıktır; birçok jeantiklinallerle (Jeosenklinal alanlardaki yüksek kısımlar) ayrılmış bölümler gösterirler. Alplerin oluştuğu mesojeosenklinal veya çok kullanılan özel adı ile Tetis bu tür jeosenklinallere örnek gösterilirler.
Ortojeosenklinaller: Bunlar kıtaların dışında ve genellikle kıtaların veya yer kabuğunun katılaşmış büyük parçaları (plakalar) arasında yer alırlar. Özellikleri ve evrimleri bakımından ikiye ayrılırlar.
Parajeosenklinaller: (Para=yan, tali). Kıtaların kenarın üzerinde veya kenarındaki alanlardır. kuvvetli yan basınçlara uğramadıklarından bunlarda çökelen formasyonlar şiddetle kıvrılmazlar. Molas bu tür jeosenklinallerin karakteristik depolarından biridir. Paris ve Londra havzaları bu parajeosenklinallere örnek gösterilebilir.2
Orijinal kaynak: jeosenklinal. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page