Ferman, hükümdarın tuğrasını taşıyan yazılı emir. Farsça buyurmak, emretmek anlamına gelen fermān ( ) kelimesinden türemiştir.12
İlhanlılar, Karakoyunlu ile Akkoyunlu devletleri, Altınordu ve Kırım Hanlıklarında yarlığ kelimesi, Büyük Selçuklular, Anadolu Selçukluları'nda pervane, Memluklerde mevkii kelimesi kullanılmakta idi.
Ferman kelimesi, İlhanlılar tarafından, İslamiyeti kabul etmelerinden sonra kullanılmış, daha sonra da Osmanlılara geçerek yerleşmiştir.
Orhan Gazi'nin 1324 tarihli vakfiyesi ilk Osmanlı fermanı, 1922 tarihli VI. Mehmet'inki ise sonuncu Osmanlı fermanı kabul edilir.3
Osmanlılarda Ferman, yedi esas üzerine yazılırdı:
Osmanlılarda iki çeşit fermana rastlanmaktadır. Fermanlardan birisi, doğrudan doğruya divandan, maliyeden yazılarak üzerine hükümdarın tuğrası çekilerek, gönderilen emr-i şerif idi. Diğeri ise tuğralı bir fermanın üzerine ve baş tarafına padişahın kendi el yazısıyla fermanda yazılanı teyid eden iradedir. Hatt-ı Hümayûnla Muvaşşah, yani padişahın el yazısıyla tezyin edilmiş olan ikinci çeşit ferman, işin ehemmiyetini göstermek, hakkında teveccüh gösterilen zata, yahut da tehdid edici olarak bir vali veya serasker vesaireye gönderilirdi. Ferman şekil olarak, divani hat denilen girift keşideli yazıyla yazılırdı.
Orijinal kaynak: ferman. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page