anjiyogenez ne demek?

Anjiyogenez: Yeni Kan Damarı Oluşumu

Anjiyogenez, mevcut kan damarlarından yeni kan damarlarının oluşumu sürecidir. Bu kompleks süreç, vücudun büyüme, gelişme ve iyileşme gibi çeşitli fizyolojik olaylarda önemli bir rol oynar. Kontrollü bir süreç olmasının yanı sıra, anjiyogenezin düzensizleşmesi kanser, göz hastalıkları ve romatoid artrit gibi çeşitli patolojik durumlarla da ilişkilidir.

Anjiyogenezin Aşamaları:

  1. Uyarılma: Hücreler veya dokular hipoksi (https://www.nedemek.page/kavramlar/hipoksi) gibi çeşitli sinyallerle anjiyogenik faktörler salgılar. En bilinen anjiyogenik faktörlerden biri VEGF'dir (Vasküler Endotelyal Büyüme Faktörü).
  2. Damar Duvarının Parçalanması: Mevcut damarların bazal membranı, matriks metalloproteinazlar (MMP'ler) gibi enzimler tarafından parçalanır. Bu, endotel hücrelerinin göç etmesine olanak tanır.
  3. Endotel Hücre Göçü: Endotel hücreleri, anjiyogenik faktörlerin sinyalleri doğrultusunda, yeni damar oluşumunun hedeflendiği alana doğru göç eder.
  4. Proliferasyon: Göç eden endotel hücreleri çoğalarak (proliferasyon) yeni damar tomurcuklarını oluşturur.
  5. Lümen Oluşumu: Endotel hücreleri bir araya gelerek boru şeklinde yapılar (lümen) oluşturur ve kan akışının sağlanması için bir yol oluşturur.
  6. Stabilizasyon: Yeni oluşan damarlar, perisitler ve diğer destek hücreleri tarafından stabilize edilir. Ayrıca, bazal membran yeniden oluşturulur.

Anjiyogenezin Fizyolojik ve Patolojik Rolleri:

Anjiyogenez İnhibitörleri (Anti-anjiyogenik Tedaviler):

Anjiyogenezin kontrol altına alınması, özellikle kanser tedavisinde önemli bir hedeftir. Anjiyogenezi inhibe eden ilaçlar (anjiyogenez inhibitörleri), tümörlerin büyümesini ve yayılmasını engellemeye yardımcı olabilir. Bu ilaçlar, VEGF gibi anjiyogenik faktörleri veya bunların reseptörlerini hedef alarak etki gösterir.

Kategoriler