Mononoke (物の怪), klasik Japon edebiyatı ve halk inançlarına göre insanların ruhlarını ele geçirip acı çektiren, hastalığa ve hatta ölüme sebep olabilen ruhlardır. İntikamcı ruhlar (怨霊, onryō), ölülere ait ruhlar (死霊, shiryō) ve canlılara ait ruhlar (生霊, ikiryō) gibi türleri bulunur 12. Mononoke bazen yōkai (妖怪, hayalet) veya henge (変化, şekil değiştiren) anlamına da gelmektedir 34.
Mononokeler Heian dönemi edebiyatında sıklıkla görülür 5. Genji'nin Hikâyesi’nin 9. cildindeki Aoi no Ue’nin ruhunu ele geçiren Leydi Rokujo’nun ruhu “Aoi” çok bilinen bir örnek olarak verilebilir 67. Buna ek olarak Ōkagami (大鏡, Büyük Ayna) ve Masukagami (増鏡, Berrak Ayna) gibi eserlerde de mononoke tasvirleri görülebilir.
Tıbbın çok gelişmediği zamanlarda Budist rahipler ve gezgin keşişler (shugenja) büyü yapıp dua ederek mononokeyi geçici olarak başka bir kişiye (çoğunlukla hizmetçiler, genç erkekler vb.) aktarma yoluyla defedip yol açtığı hastalıkları iyileştirirlerdi. Bu uygulamaların detaylı tasvirleri Yastık Kitabı ve Murasaki Shikibu'nun Günlüğü gibi eserlerde bulunabilir 89. Ayrıca, Shoku Nihon Kōki’ye göre bir rahip bir keresinde imparatorluk makamında 60 kişiye sutra ilahileri söylemiştir 10. Buna ek olarak, Onmyō / Yin-Yang Ustaları (Onmyōji) ilk başlarda mononokelere karşı büyü yapmamış olsalar da 11. yüzyılın ikinci yarısından itibaren konuya dahil olmuşlardır ve imparatorluk ailesinde hastalıkların görülmesi halinde çeşitli ritüeller düzenleyerek mücadele ettikleri de görülmüştür 11.
Mononoke ve benzeri monolar, insanların zıttı olup canlı veya cansız fark etmeksizin aslen tüm doğaüstü varlıkları belirtmekteydi 12. Heian döneminde derlenen töre ve törenler kitabı Engishiki bağlamında, “görünmeyenler” (sobumono) ve “lanetliler” (arabumono) gibi felaketlere ve lanetlere neden olan kötü ruhlar da mono olarak bilinir ve insanlar dahil tüm canlı varlıklara mutluluk, huzur ve bereket getiren iyi ruhların karşıtı olarak görülürlerdi 13.
Mono karakterini (物) içeren örnekler çoktur. Halk hikâyelerinde de karşımıza mononokeler çıkar 14. Tarihte geriye gittikçe monoları ifade eden doğaüstü korku öğeleri artmakta ve kapsamı çeşitlenerek genişlemektedir 15.
Heian döneminde, Budist kutsal metinlerinde resmedilen *oni*ler (鬼, iblis, cin), Çin’den gelen fikirlere dayanan ve shiryōların oni olarak görüldüğü anlayış ile salgın hastalıklara neden olan salgın cini (ekiki) imgesi arasında bir ayrım gözetilmezdi. Oniler, kökeni Budist kutsal metinlerindeki imgelere dayanan özellikler (büyük bir vücut, tek göz, büyükçe bir ağız, boynuz, kırmızı bir gövde, üçer el ve ayak parmağı vb.) ile resmedilirlerdi. Shiryō ve salgın hastalıklarla yakından ilişkili olan mononokelerin de onilerle aynı şekilde resmedildiği örnekler çok olsa da bunlar arasında Shan Hai Jing’deki (山海経, Dağ ve Deniz Yaratıkları) chōko (長股) ve chōhi (長臂) gibi, yabancılar tarafından çizildiği düşünülen resimler yani farklı kaynaklardan gelen resimler de bulunmaktadır. Bunların, salgın hastalıklar gibi felaketlerin ülke dışından geldiği imgesinden uyarlandığı ve o zamanki insanların bu resimleri, onilerin resimleriyle birlikte birer korku öğesi olarak gördükleri düşünülmektedir 16.
Japon edebiyatında mononokelere ilk defa Heian dönemine ait Nihon Kōki’de rastlanıldığı söylenir. Aynı döneme ait Nihon Kiryaku’dan (Japonya’nın Kısa Kayıtları) yapılan bir alıntıya göre 830 yılının on ikinci ayında şöyle bir hikâye bulunur: “Elmas Sutra ilahisini söylemek için beş rahip davet edildi. Din İşleri Bakanlığı birlikte icra etmelerine izin verdi. Mononokeleri kovdular.” Ayrıca aynı yılın sekizinci ayında ve 833 yılının beşinci ayında da mononoke tasvirleri bulunmaktadır 17. O zamanlarda kullanılan eski dilde “mono” kelimesi oni, seirei (ruh) ya da aramitama (musallat olan ruhlar) gibi gerçek olduğu açıkça hissedilemeyen şeyler anlamına gelirdi. Taihō Kanunu’nda salgın hastalıklar “Dönemin Ruhu” (toki no ke) olarak geçerdi. Buradaki “ke” kelimesi hastalık anlamına geldiği için “mono no ke” ifadesinin monoların sebep olduğu hastalıkları anlatmak için kullanıldığı düşünülmektedir 18. Yastık Kitabı’nda da “mune no ke” (胸のけ, göğüs hastalığı), “ashi no ke” (脚のけ, ayak hastalığı) ve “mono no ke” (もののけ, mono hastalığı) gibi hastalık adları bulunmaktadır 19.
Mononoke fikrinin temeline bakılırsa, Japonya’da Heian döneminin başından beri birçok toplumsal ayaklanma ve hastalığın intikamcı ruhların (onryō) laneti (tatari) yüzünden kaynaklandığı düşünülmekteydi. Enryaku döneminde (782-906) tahta çıkan imparatorların doğal yollarla veya hastalıktan ölmesi ile salgın hastalıkların yaygınlaşmasının Prens Sawara’nın laneti olarak görülmesi gibi edebi bir eser olan Nihonkoku Genpō Zen'aku Ryōiki’de (日本現報善悪霊異記) Prens Nagaya’nın kininin birçok insanın ölümüne sebep olduğunu anlatan hikayeler de bulunur. Shoku Nihongi’de ise Fujiwara no Hirotsugu’nun intikamcı ruhunun (onryō) tasviri bulunmaktadır. Ancak o zamanlar bu düşünce biçimi henüz çok etkili değildi. Hatta İmparator Saga “Bu toplum her türlü beklenmedik olayı ruhların laneti olarak görmekte. Bu tarz söylentiler aşırılıktan başka bir şey değildir” diyerek mononokeler ile intikamcı ruhlar (onryō) arasındaki ilişkiyi sertçe reddetmiştir 20.
İlerleyen zamanlarda yazar Harusumi no Yoshitada, Shoku Nihon Kōki adlı eserinde Onmyōdō bilgisi üzerinden değerlendirerek mononoke kavramını güçlü bir şekilde benimsemiştir 21. Jōwa döneminde (834-848), aristokratlar Onmyōdōdan çokça etkilenmiş ve bu düşünce sisteminin yaygınlaşması sonucu intikamcı ruhlar (onryō) genel bir kavram olarak yerleşmiştir. Yine aynı dönemde, Sugawara no Michizane’nin 903 yılındaki ölümünden sonra, salgın hastalıkların yaygınlaşmasının yanı sıra, imparator ailesinin ve soylu ailelerin peşini bırakmayan ve ardı ardına gelen ölümlerin de Michizane’nin laneti yüzünden gerçekleştiği düşünülmekteydi. Böylece, mononokelerin intikamcı ruhların lanetleri sonucu gerçekleştiği inancı giderek kuvvetlendi 22.
Daha sonraları Fujiwara vasileri döneminde, zamanın soyluları şanlarıyla böbürlenseler de narin kişiliklere sahiplerdi. Dönemin ezilmiş gruplarının kininden, intikam almalarından ve gelecek kaygısı taşımalarından dolayı mononokelerden daha da korkar oldular 23. Soyluların dışa kapalı bir hayat sürmeleri de zihinlerindeki mononoke korkusunu güçlendirmekteydi 24. Böylelikle, mononokelerin intikamcı ruhlar oldukları, salgın hastalıklara, ölümlere ve acıya sebep oldukları yayıldı ve mononoke hastalıkla eşanlamlı hale geldi . Buna ek olarak, hastalıkların kaynağı olduğu söylenen ikiryō ve shiryōların da mononoke olarak adlandırıldığı düşünülmektedir 25.
''
Orijinal kaynak: mononoke. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page