baraj ne demek?
Baraj, eski zamanlardan beri insanlığın su ihtiyacını karşılamak ve
tarımsal alanların sulanması amacıyla inşa edilen su yapılarıdır.
Günümüzün barajları
öneme sahiplerdir. Çünkü;
- üretiminde gelişmekte olan ülkelerde
büyük pay sahibidirler.
- Ülkenin tarımsal hayatı için büyük önem taşırlar.
- önleme amacıyla inşa edildiklerinden,
yıkılmaları halinde büyük alanlarda su baskınları yaşanmaktadır.
Bir ülkenin üretiminin en doğal ve en ucuz
yoludur. enerji üreten
barajlar, diğer enerji üretim türlerine göre daha çevrecilerdir. Yalnız
son zamanlarda büyük barajların inşaları durdurulmuştur. Alansal olarak
çok büyük barajlar, bulunduğu bölgenin iklimini değiştirmekte ve
dengeyi değiştirmektedirler.
Özellikle bol alan yerlerde
önleme amacıyla
, barajlar ve göletler inşa
edilmektedir.
arazilerin sulanması için büyük önem
taşırlar. Barajlardan arazilere açılan kanallarla su taşınır.
Tarihi
Dünyadaki ilk barajın MÖ 4000'li yıllarda Mısır'da üzerinde yapıldığı değerlendirilmektedir.
12 m yükseklik, 110 m uzunluğa sahip barajdan içme ve sulama suyu temin
edilmekteydi. MÖ 2950-2750 arasında Nil Üzerinde Sadd-el Kafara barajı
yapılmıştır. MÖ 200 yıllarında Çin'de hâlen kullanılmakta olan inşa edilmiştir.
ve 'da 2000
yıl evvel yapılmış barajlar bulunur. İlk kâgir baraj
'ın Van tepelerinde 2700 yıl önce
yaptığı 'dür.
Barajların yapım amacı
Barajlar aşağıdaki amaçların bir veya birkaçı için yapılır.
- İçme ve kullanma suyu temini
- Sanayi suyu kullanımı
- Sulama suyu
- Hidroelektrik üretimi
- Su ürünleri üretimi
- Mesire alanı oluşturma
Barajın bölümleri
- Baraj gövdesi: Vadiyi kapatarak
oluşumunu sağlayan yapıdır. Beton, kaya, toprak
- : Baraj gövdesinin gerisinde
suların biriktiği kısımdır. Baraj gölünün boşaltılamayan bölümüne
ölü hacim, kullanılabilen bölümüne faydalı hazne hacmi denilir.
- Su alma yapısı: Barajdaki suyu almaya yarayan yapıdır.
- Dip savak: Zorunlu olduğunda baraj gölünün tamamen boşaltılmasını
sağlayan tesis.
- Dolu savak: Barajın alamayacağı fazla gelen suların boşaltılmasına
yarayan kanallardır. Üstten aşmalı, yandan çevirmeli ve kuyu tipi
dolu savaklar uygulanır. 'nda kuyu tipi dolu savak
kullanılmıştır.
- Çevirme (Derivasyon) tesisleri: Akarsu yatağı tabanında kuru zeminde
çalışmayı sağlamak amaçlı, inşaat süresince akarsuyu yatağından
uzaklaştıran açık veya kapalı iletim sistemleridir.
Baraj türleri
- 1. Beton barajlar: Genel olarak ağırlık barajlarıdır. Baraj gölü
sularının itme gücüne ağırlığı ile karşı koyarlar.
- a)Ağırlık barajları: Geniş kanyon vadiler için uygundur.
- b)Kemer barajları: Akarsuyun geliş yönüne (memba) doğru kavisli
tek duvar şeklinde yapılır. Kavisli yapı su basıncını yamaçlara
iletir. Yapılacağı yerde yamaçların sağlam olması gerekir.
- c)Payandalı barajlar: Suların itme kuvvetine payandaları ve
eğimli veya düz beton gövde ile temele aktarırlar. Geniş
kanyonlara uygundur. Az malzeme ile ekonomik yapılabilir.
- d)Silindirle sıkıştırılmış beton baraj: Bant sistemi veya
kamyonla taşınan beton vibrasyonlu silindir ile sıkıştırılır.
- 2. Dolgu barajlar: Çakıl, kum, kil ve silt gibi malzemeler
kullanılır. Geçirimsiz, heterojen tabanlı, geniş vadilerde
kullanılır. Malzeme baraj yeri çevresinden alınır, ağır makineler
ile sıkıştırma yapılır.
- a)Toprak: Malzemenin %50'sinin toprak olduğu barajlardır. İnce
tabakalı veya üniform gövdeli yapılabilir. Burdur örnektir.
- b)Kaya: Baraj alanına yakın malzeme bulunabilirse kaya gövdeli
barajlar yapılabilir. Malzemenin %50'sinden fazlası kayadır.
Sızdırmazlık için beton, kil, asfalt gibi malzemeler
kullanılabilir. kaya
dolguludur.
- c)Toprak+kaya: Toprak ve kayaların birlikte kullanıldığı baraj
tipi.
Barajlarda elektrik üretimi
Akarsulardan akan suyun elektrik üretimi için biriktirilmesi, yaklaşık
100 yıldır uygulanan bir yöntem. Barajların da dahil olduğu elektrik
üretim sistemine hidroelektrik santral diyoruz. Çoğu , dört ana bölümden oluşur.
Baraj---
iletim hattı. Baraj sayesinde akarsuyun su düzeyi yükseltilir, çok
miktarda suyun biriktiği geniş bir
yaratılır. Barajın göl tarafına bakan duvarının alt kısımlarında, suyun
diğer tarafa geçmesini sağlayan, isteğe göre açılıp kapanabilen kapaklar
vardır. Kapaklar açıldığında, su aşağı doğru eğimli olan yoldan hızla
akmaya başlar ve yolunun üzerindeki türbinin pervanelerine çarparak
dönmelerini sağlar. Bir türbin 172 ton ağırlığında olabilir ve dakikada
90 tam devir yapabilir. Su türbinler, yapı olarak yel değirmenlerine
benzer. Tek farkları, dönmeyi sağlayan enerji kaynağının
değil, su olmasıdır. Bu türbin, hareket eden
suyun kinetik enerjisini mekanik enerjiye çevirir. Türbin şaft denen bir
çubukla jeneratöre, yani elektriği üreten motora bağlıdır. Türbinin
hareketiyle jeneratörün içindeki bir dizi elektromıknatıs dönmeye
başlar. Bu büyük elektromıknatıslar bir bakır tel bobininin iç kısmında
yer alır. Jeneratördeki mıknatıslarla bobinin arasında oluşan manyetik
alan, bir elektrik akımı üretir. Böylece türbinden gelen mekanik enerji
elektrik enerjisine dönüşür. Burada oluşan akımda transformatörle yüksek
voltajlı akım haline dönüştürülür. Daha sonra da enerji nakil hatlarıyla
evlere ve iş yerlerine iletilir. Baraj gölünden alınarak türbini
döndüren suysa boru hatlarıyla dışarı taşınır ve tekrar akarsuya
karışır.
Barajların çevresel etkileri
Barajlar ve HES'lerin yerel ve bölgesel etkileri şunlardır:
- Türlerin ve doğal yaşam alanlarının yok olması: Barajlar akarsuların
doğal yapısını ve akışını değiştirir. Canlıların habitatlarının
bozulmasına türlerinin yok olmasına neden olabilmektedir.
- Deltaların gerilemesi: Deltanın uç kısımlarına ulaşıp, deltanın
genişlemesine katkı yapacak tortular baraj içinde kalır.
İlerleyemeyen delta, dalga aşındırması ile başlar. Denize ulaşması
gereken besin miktarı baraj nedeniyle azalır.
- Doğal göllerin ve yeraltı sularının zayıflaması: Suyun yetersiz
olduğu alanlardaki barajlar mevcut suları havzanın yüksek
kısımlarında tutar. Havzanın alçak kısımlarında yeraltı suları ve
göller zarar görür. ve 'nün kurumasının temel nedeni budur.
Türkiye son kırk yılda sulak alanlarının yarısını kaybetmiştir.
- Ekonomik verimsizlik: Barajlar bazen beklenenden pahalıya mal olur
ve tamamlandıktan sonra beklenen gelir elde edilemez. Baraj altında
kalan verimli ova toprakları geri dönüşümsüz olarak kaybedilir.
Barajdan sonra akarsu boyunca zararlar devam eder. Bu alanda
balıkçılık, saz kesimi geriler.
- Sosyal ve ekonomik bozulma: Baraj alanındaki insanlar başka alanlara
göç etmek zorunda kalmaktadır. Yeni şartlara uymakta zorluk
çekmektedir. Göç edenlere ait kırsal bilgi kaybedilmektedir.
Barajlar ancak beklenen taşkınları durdurabilmekte, büyük taşkınları
önleyememektedir. Barajdan sonraki sahaya taşkın olmayacağı
inancıyla yerleşimler olmakta, ani bir taşkında daha fazla zarar
oluşmaktadır.
- Fiziki çevrenin olumsuz etkilenmesi: Akarsu akış süzeni değişmekte,
baraj gölleri büyük alanları su altında bırakmakta, yeraltı suları
yükselmekte, toprak tuzlanmakta ve barajdan çıkan sularda bulunan
fazla milden dolaya erozyon şiddeti artmaktadır.
- Canlı çevrenin etkilenmesi: Çevrenin sürekli nemli olmasından dolayı
nemli ortamları seven parazitler yaygınlaşmaktadır. Parazit,
sarıhumma, sıtma, ciğer trematodu gibi hastalıkları yapan canlılar
çoğalmaktadır. Ortamda doğal yağış-kuraklık döngüsünden daha fazla
hastalık yapıcı canlı bulunur.
Galeri
Ayrıca bakınız
Kaynakça
Orijinal kaynak: baraj. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Kategoriler