apolipoprotein ne demek?

Apolipoproteinler (Apo), lipoprotein partiküllerinin yapısal bileşenleridir ve lipidlerin taşınması, metabolizması ve lipoprotein reseptörlerine bağlanmasında kritik roller oynarlar. Temel olarak karaciğer ve bağırsaklarda üretilirler.

Apolipoproteinlerin Fonksiyonları:

  • Yapısal Destek: Lipoproteinlerin yapısını stabilize ederler.
  • Enzim Kofaktörü: Bazı apolipoproteinler, Lipoprotein Lipaz (LPL) ve Lesitin Kolesterol Açiltransferaz (LCAT) gibi enzimleri aktive ederler.
  • Reseptör Ligandı: Lipoproteinlerin hücre yüzeyindeki reseptörlere bağlanmasını sağlarlar. Örneğin, ApoE, LDL reseptörüne bağlanarak lipoproteinlerin hücreler tarafından alınmasını kolaylaştırır.

Önemli Apolipoprotein Türleri:

  • ApoA-I: Yüksek Yoğunluklu Lipoprotein (HDL)'nin ana yapısal proteinidir. Kolesterolün hücrelerden karaciğere taşınmasında (ters kolesterol taşınması) rol oynar.
  • ApoB: Düşük Yoğunluklu Lipoprotein (LDL) ve Çok Düşük Yoğunluklu Lipoprotein (VLDL) gibi lipoproteinlerin yapısında bulunur. ApoB-100, LDL reseptörüne bağlanarak LDL'nin hücreler tarafından alınmasını sağlar.
  • ApoC-II: Lipoprotein lipazı aktive ederek trigliseritlerin parçalanmasını hızlandırır.
  • ApoE: Şilomikron remnantları ve VLDL'nin karaciğer tarafından alınmasında rol oynar. Farklı ApoE izoformları (E2, E3, E4), Alzheimer hastalığı ve kardiyovasküler hastalık riskini etkileyebilir.

Klinik Önemi:

Apolipoprotein düzeylerindeki anormallikler, Dislipidemi ve kardiyovasküler hastalık riskini artırabilir. Apolipoproteinlerin genetik varyasyonları, lipid metabolizmasını ve hastalık yatkınlığını etkileyebilir. ApoE4 alleli, Alzheimer hastalığı riskini artırırken, ApoA-I düzeylerindeki düşüklük kardiyovasküler hastalık riskini artırabilir.