Aldehitler, yapılarında karbonil grubu bulunan organik bileşiklerden, karbonil grubuna bir hidrojenin bağlı olduğu bileşiklerdir.
Aldehitler genel olarak yüksek sıcaklıklarda alkollerin dehidrojenasyonundan elde edilebilirler, aldehit adı da buradan gelmektedir. Polar moleküldür. Düşük ve yoğun fazlarda hidrojen bağı yoktur. Aynı karbon sayılı ketona göre kaynama noktası daha yüksektir. Birincil alkollerin yükseltgenmesi veya primer alkollerin 300°C'de zorunlu tepkimesi ile (entalpi > 0) aldehit oluşturulabilir. C-X2 formulündeki alkil dihalejanürün, NaOH veya KOH ile tepkimesinden de aldehit elde edilebilir. Tollens ve Fehling ayracı ile tepkime verebilir.
Tollens ayıracı: Amonyaklı AgNO<sub>3</sub> ile tepkimeye giren aldehit, Ag+1 iyonu ile yükseltgenir. İndirgenen gümüş iyonu, çökelti oluşturur. Oluşan çökelti, gümüş aynasıdır.
Fehling ayıracı: aldehitler, yüksek sıcaklıkta, Cu+2 (bakır) iyonları içeren çözeltide karboksilik aside yükseltgenirken, Cu+2 => Cu+1 indirgenir. Çözeltinin rengi, maviden, kırmızıya dönüşür. Sebebi ise oluşan Cu<sub>2</sub>O (bakır(I)oksit) bileşiğidir.
Birçok aromatik aldehit doğada bol miktarda bulunur; benzaldehit bademde, vanilin vanilyada, sinnamaldehit tarçında. Kendilerine has özel kokuları vardır.
Aldehitler yapılarındaki karbonil grubu sebebiyle birçok reaksiyona kolaylıkla iştirak edebilirler. Kolayca yükseltgenerek karboksilli asitleri, indirgenerek alkolleri verirler. Formaldehit ve asetaldehit gibi aldehitler kolayca polimerleşir.
Bu basit aldehitler, birbirine bağlanarak on binlerce molekül ihtiva eden ve polimer adı verilen uzun makromolekül zincirleri oluşturur. En çok kullanılan plastik maddeler, bir aldehit (bilhassa formaldehit) ile başka türden moleküllerin polimerleşmesiyle elde edilmiştir. Mesela formaldehit ile fenolün polimerleşme ürünü bakalit, formaldehit ile ürenin polimerleşme ürünü ise formikadır.
Polimerlerin bileşeni, plastiklerin, boyaların, ilaçların, çözücülerin ve parfümlerin hammaddesi olan aldehitlerin çoğu sanayide büyük miktarda üretilmektedir. Aldehitlerin çoğunun fizyolojik etkileri de vardır. Mesela aldehit grubu ihtiva eden fizyolojik bileşiklerden retinen, A1 vitamininin yükseltgenmesiyle teşekkül eder ve görme olayında önemli rol oynar. B6 vitamini grubundan olan pridoksal fosfat ise temel hayati olaylara katılan aldehitli bir koenzimdir. Formaldehit, proteince zengin maddelerin bozulmasını önlediği için gıda sanayiinde katkı maddesi olarak kullanılır. Glikoz gibi basit şekerlerin (aldozlar ya da aldoheksozlar) ve steroit yapısındaki tabii veya sûni hormonların çoğunda bir aldehit grubu bulunur.
Formaldehitin %40’lık sulu çözeltisine formalin adı verilir. Bir formaldehit polimeri olan paraformaldehit, antiseptik ve böcek öldürücü olarak kullanılmaktadır.
IUPAC Sisteminde, alifatik aldehitler, ilgili alkanın sonuna –al eki getirilerek adlandırılırlar. Örneğin: HCHO ilgili alkanı metan olduğu için metanal olarak adlandırılır. CH<sub>3</sub>CH<sub>2</sub>CH<sub>2</sub>CHO ilgili alkanı da bütan olduğu için bütanal olarak adlandırılır.
Karbonil grubu (-CHO) bir halka sistemine bağlı olan aldehitler karbaldehit son eki ilave edilerek adlandırılır.
Aldehit grubunun karbon atomlarının zincirinin ucunda olması gerekir. Bu nedenle yerini ayrıca belirtmeye gerek yoktur. Başka sübstitüentler varsa, karbonil grubuna 1 rakamı verilir.
Birçok aldehitin ayrıca yaygın adları da vardır ve bunlardan bazıları IUPAC tarafından kabul edilebilir adlar olarak belirlenmiştir. Örneğin : Metanal – Formaldehit, Etanal – Asetaldehit, Benzenkarbaldehit – Benzaldehit olarak sıkça kullanılırlar.
Orijinal kaynak: aldehit. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page